Gebelik uterusta (dış gebelik durumunda tüplerde ya
da karın boşluğu gibi bir yerde) yerleştiği andan itibaren
trofoblast hücreleri tarafından HCG (Human chorionic
gonadotropin) adı verilen bir hormon salgılanmaya başlanır.
Normalde kanda ve idrarda eser miktarda bulunan bu hormonun
arttığının çeşitli testlerle gösterilmesi (HCG salgılayan
tümörlerin olduğu çok ender durumlar hariç) vücutta
bir gebelik olduğunun kesin kanıtıdır.
Kandaki ve idrardaki HCG seviyesinin bu hormona yapısal
olarak çok benzeyen luteinizan hormon (LH) adlı yumurtlamadan
sorumlu hormon ile karışmasını önlemek için HCG hormonunun
beta fraksiyonu yani ß-HCG ölçümü yapılır.
İdrar testleri:
Kanda ß-HCG belli bir eşik seviyesine ulaştığında idrara
çıkmaya başlar ve gebeliğin ilerlemesiyle idrardaki
seviye artar. İdrarla yapılan gebelik testlerinin esası
bu ß-HCG'nin varlığının ya da yokluğunun saptanmasına
dayanır. Çeşitli testlerin hassasiyeti arasındaki farklılıklar
idrardaki seviyeyi tanıyıp tanıyamamalarına bağlıdır.
Hassas bir test idrarda gebeliğin en erken dönemlerindeki
düşük seviyedeki ß-HCG'yi tanıyabilirken, hassas olmayan
testler gebelik biraz daha ilerleyip idrardaki seviye
yükseldiğinde, yani daha geç bir dönemde gebeliği tanıyabilirler.
İdrar testlerinde "gebelik müspet" sonucu
alındığında hata oranı oldukça düşüktür. Ancak "gebelik
menfi" sonucu veren testin bir süre sonra tekrarlanması
uygundur.
Eczanelerde ya da evlerde hazır test kitleri yardımıyla
uygulanan idrarda gebelik testlerinin güvenilirliği
üretici firma tarafından her ne kadar %99 olarak belirtilse
de yapılan çalışmalar özellikle adet gecikmesinin 10
günden daha az olduğu durumlarda hata oranının %50'lerde
olabileceğini göstermektedir ("Hata" genellikle
testin hassasiyetinin düşük olması nedeniyle varolan
bir gebeliği saptayamaması şeklinde olmaktadır. Ancak
tam tersi de mümkündür).
Laboratuarda uygulanan idrarda gebelik testleri ise
adet gecikmesinin beşinci gününden itibaren güvenilir
sonuç verebilmektedir. Bu testler daha düşük hormon
seviyelerini tanıyabilen ve bu yüzden de hazır test
kitlerine göre daha hassas olan testlerdir.
Kan testi (beta HCG):
İdrar testleri ß-HCG'nin varlığını ya da yokluğunu
saptayabilirken kan testleri ß-HCG'nin kandaki seviyesini
saptarlar. Böylece hormon salgısının başladığı en erken
dönemlerde, henüz adet gecikmesi bile olmadan kanda
ß-HCG seviyesi saptanarak gebeliğin tanısı konabilir,
ya da gebelik oluşmadığı yönünde kesin karar verilebilir.
Kanda ß-HCG testi gebelik testi olarak kullanılmasının
yanında dış gebelik, mol gebeliği, düşük gibi durumların
tanısında da kullanılan oldukça değerli bir tanı aracıdır.
|