Eskişehir'de son dönemde yaşanan skandaların ardından yapılan savunmaların hepsinde benzer açıklamalar yapılıyor. En son damacana içinde çıkan hortum ile ilgili de benzer bir açıklama yapıldı. Geçtiğimiz aylarda Alpu'da çeşmeden sarı akan suyun tarım ilacı olduğu anlaşılmış bu konu ile ilgili de benzer açıklamalar gelmişti. O konuda da soruşturma yapıldığı ve suçluların cezalandırılacağı söylemiş ve yaşanan olay sonrasında Alpu'da su dağıtım hatları yenilenmek zorunda kalmıştı.

Damacanadan çıkan hortuma dair Ak Partili Murat Özcan, “Önümüzdeki günlerde yeniden böyle hadiselerin meydana gelmemesi için özel bir çabaya ihtiyacımız var” derken, Başkan Büyükerşen ise, “Bu bir komplo. Yaşanan olay her yönüyle soruşturuluyor. Buna neden olanlar gerekli cezayı alacaklar" diye konuştu.

Toplantıda gündeme 33 konu gelirken, 32 madde ilgili komisyona havale edildi.

Öte yandan AK Partili Meclis Üyesi Murat Özcan, gündem dışı söz alarak kalabak suyu damacanasının içerisinden çıktığı iddia edilen hortum konusunu sordu.

“KALABAK ESKİEŞHİR’İN MARKASIDIR”

Her sene kalabak suyu sorunlarıyla ilgili konuları meclis ortamında tartışmak zorunda kaldıklarını ifade eden AK Partili Meclis Üyesi Murat Özcan, “Kalabak suyunun tartışılması, konuşulması bence taraflar arasında bir siyasi malzeme olması da hiçbirimizi de memnun edecek bir tarafta değildir. Fakat takdir edersiniz ki bu suyu üreten fabrika ESKİ’nin sorumluluk alanındadır. Damacananın içerisinde bazı borular, çamurlar ile karşı karşıya kaldık. Bazen şöyle bir şey oluyor. Bu konuda sorumlu olan kişilerin sorumluluğunu yerine getirmeden böyle bir durumun olmasından kaynaklı bir teori. Sorumlular da kabahat olmuyor da sanki bunu dile getirenlerde bir kabahat varmış gibi, sanki markasına zarar veren biriymiş gibi bir pozisyon alıyoruz. Bu yaşadığımız hadise ben kalabak suyunu şöyle görüyorum, Eskişehir’in bir markası bu.  Bu bir belediyenin markası değil, Eskişehir’in markasıdır.  Benim de bir markam olarak görüyorum ben bunu. Dolayısıyla da hatırlarsanız “Eskişehir’e gittin mi, kalabak suyu içtin mi” diye bir deyim bile vardır.  Yani kalabak deyince akla şehrimiz gelir. ESKİ’de bu tarz suikastların altına imza atan arkadaşlara özellikle işlem yapılmasını, yani daha şiddetli işlemler yapılmasını ve bu konunun kalite kontrolünün yapılmasıyla ilgili bir çaba sarf edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu sadece belirli birkaç arkadaşa verilebilecek bir sorumluluk olmadığını düşünüyorum. Oğuzhan Bey bu konuyla ilgili illa ki bir soruşturma da açmıştır.  Öyle tahmin ediyorum. Önümüzdeki günlerde yeniden böyle hadiselerin meydana gelmemesi için özel bir çabaya ihtiyacımız var” dedi.

Estramdaki işçilerin sendikal haklarındaki görüşmelerde de  bir sorun olduğunu, greve gidilmesi yönünde duyumlar aldıklarını da kaydeden Özcan, “Bunun şehirde yaşanmış benzer bir örneği yok. Bu konunun Eskişehir’de ulaşımda da ciddi bir problem getireceğini biliyoruz” ifadelerini kullandı.

“HEMEN MÜDAHALE EDİLDİ”

Özcan’a yanıt veren Başkan Büyükerşen kalabak suyu damacanasından çıkan hortumla ilgili olarak, “Şimdi hakikaten söylediğiniz vaka gerçektir. Bir bidonun içerisinde bir hortum. Hortum da hepimizin evlerde kullandığımız hortumdur. Böyle bir olay var ama bu olabilir, her zaman olabilir. Teknik hata olabilir, başka nedenlerden olabilir, gevşemiş olabilir, iyi sıkışmamış bir pompanın hortumu olabilir falan. Fakat hemen müdahale etmiş Oğuzhan Bey. Ve kontrol nasıl yapılıyor? Demin söylediğimiz nokta. Can alıcı nokta. Zincir halinde biliyorsunuz bu bidonlar. Burada 4 safhada işçi, bidonun alınıp konulduğunda yürüyen zincire orada alınıp koyana bir kere görmesi lazım. Hadi diyelim ki görmedi, başka yere bakıyordu, refleks halinde yaptı. Fakat 2’incinin görmesi lazım. 2’inci de görmedi 3’üncünün, 3’üncü de görmedi 4’üncünün mutlaka görmesi lazım. 4 kişinin görmediği konu ciddi bir soruşturmanın açılmasına sebep oldu. Bu bir komplo. İşçi hareketinin, zamların istendiği, sendikaların biraz daha aktif bir döneme rastladığı için dikkatli olunuyor. Kameralarda da kontrolde de yeni bir teknolojinin de kurulması lazım ayrıca. Biz sadece mevcut kameralarda zincirin etrafında görevli işçiyi alıyoruz. Görevlerini yapıp yapmadıklarına bakmak için. Soruşturma açıldı. Teftiş kurulu, hukukçular ilgileniyor. Herhalde bir veya birden fazla kişinin kusuru görülecek. Ve onlara hiç acımadan bütün işçilere zarar vermeye, bu sıkıntılı dönemde rahat geçirmelerine  tedirgin olmamıza rağmen işten atılacaktır. Bunun cezası da budur. Soruşturma sürüyor. Çünkü bunun çok iyi delillerle ispat edilmesi lazım” ifadelerini kullandı.

“İŞÇİNİN HAKKINI VERİYORUZ”

Estramda yapılacağı iddia edilen grev konusuna da yanıt veren Büyükerşen, “İsteklerini gerçekleştirmek için tramvay ücretlerine zam yapmamız gerekiyor. Tecrübemi söyleyeyim. Seçim lafları atıldı mı ortaya bir sene sonra mı olur, iki sene sonra mı olur, altı ay sonra mı olur? Hepsi başlarlar tam işte istediğimizi koparabileceğimiz bir dönemdeyiz diye tavır alırlar. İşçilere karşı tavır alırlar. İşçiye hakkını biz zaten vermeye çalışıyoruz. Elimizdeki imkanlarla” diye konuştu.

Kayıp Damacanaların Hesabını Soramadık Bari HORTUMUN SORALIM