Akar, NTV Canlı Yayınında Gündeme İlişkin Soruları Cevaplandırdı - Eskişehir Haber

Eskişehir Polis

Akar, NTV Canlı Yayınında Gündeme İlişkin Soruları Cevaplandırdı

Akar, NTV Canlı Yayınında Gündeme İlişkin Soruları Cevaplandırdı
Yayınlama: 3 Aralık 2021 Cuma
A+
A-

Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, Millî Deniz Topu’nun test atışları için gittiği Konya’da NTV canlı yayına katılarak açıklamalarda bulundu. Bakan Akar özetle şunları söyledi:

DÜNYADA DENİZ TOPU YAPAN SAYILI ÜLKELERİN ARASINA GİRDİK

“Kendi yerli ve millî sanayimizle, savunma sanayimizle Silahlı Kuvvetlerimizin olabildiğince azami düzeyde ihtiyaçlarını karşılamak için gayret gösteriyoruz. Bu 76/62 milimetre deniz topu olarak tabir ettiğimiz silah sistemi de gerçekten bizim için Deniz Kuvvetlerimiz için çok önemli bir sistemdir ve bunu bizim temin etmekte hem izinlerin alınmasında hem de maliyet itibariyle bugüne kadar gerçekten çok yüksek bedeller ödedik. Fakat çok şükür bugün burada testimizi de izlediniz, başarılı bir şekilde testini yaptık. Bu testler devam edecek, liman testi yapılacak, seyir testi yapılacak ve daha sonra da inşallah Şubat ayından itibaren de Deniz Kuvvetlerimizin hizmetine girecek. Bu şekliyle dünyada bu deniz topunu yapan sayılı ülkelerin arasına girmiş bulunuyoruz.

Bu konuda Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğiyle, teşvikiyle, destekleriyle savunma sanayindeki yaptığımızın çalışmaların bir başka aşaması. Daha önce de belirttiğimiz gibi bizim bu yaptığımız çalışmalar hiçbir şekilde son değil, bir sonraki aşamanın başlangıcını teşkil ediyor. Bu manada Makine Kimya Endüstri Kurumu da bildiğiniz gibi bu 30 Haziran’dan itibaren anonim şirket haline dönüştü ve bu dönüşmüş şekliyle daha etkin bir şekilde, daha rekabetçi bir şekilde araştırmacı bir şekilde özel sektörle, vakıf şirketlerimizle, üniversitelerimizle ve kamuyla birlikte omuz omuza tek yumruk, tek yürek şekliyle çalışmalarını sürdürdüler ve oldukça kısa sürede ki takriben 12 ay içinde, biraz önceki gördüğünüz denemenin tasarımı yapıldı, üretimi yapıldı. Ciddi bir koordinasyon içinde, süratli bir şekilde çalışarak bu noktaya gelindi.

Gerçekten burada Makine Kimya Endüstrisi Kurumu’nun anonim şirketin mühendisleri, çalışanları, ustaları, çırakları bütün işçileriyle beraber büyük bir emek harcadılar. Tabi aynı zamanda bu çalışma da gerekli sonucun alınabilmesi bakımından Deniz Kuvvetleri personelimizin de ilgili personel de Deniz Kuvvetlerimizden bu çalışmalara katıldı. Gece gündüz demeden büyük bir şevkle bu noktaya geldiler. Bizim temennimiz, dileğimiz bu minval üzerine çalışmaların sürdürülmesiyle inşallah önümüzdeki günlerde çok daha başarılı sonuçlar alacağımıza, sonuçlar ortaya ürünler çıkacağından da ben eminim. Bu konuda Makine Kimya olarak yaptığımız çalışmalar arasında bu motorların hibrit olarak yapılması konusunda da çalışmalar var. ARGE faaliyetlerini sürdürüyorlar ve ondan da önümüzdeki günlerde önemli sonuçlar bekliyoruz ve dediğim gibi bunlar sadece bir aşama, bundan sonra da çalışmalarımızı aynı tempoda, artan bir tempoda sürdürmek suretiyle inşallah Silahlı Kuvvetlerimizin herhangi bir ihtiyacını karşılıksız bırakmayacağız.

ABD İLE TEMASLARIMIZ SÜRÜYOR

(ABD İLE F-35 GÖRÜŞMELERİ) Bu konuda Amerika ile çeşitli temaslarımız sürmekte. En son 27 Ekim’de hem Savunma Bakanlığımızın, hem de Amerikan Savunma Bakanlığının ilgili personeli bir araya geldiler Ankara’da bir görüşme yaptılar ve bu görüşmenin devam etmesi konusunda iki tarafta mutabık kaldılar. Bu önümüzdeki yıl yani hemen 1-2 ay içerisinde tekrar bu konuşmanın, bu görüşmenin devamı olarak Amerika’da tekrar bir araya gelecekler. İkili ilişkilerimiz konusunda tabi bu tedarik konuları dâhil, savunma sanayisi konusu dâhil bütün bu konular gündemde. Bunlarla ilgili çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Biz burada 27 Ekim’de yapılan toplantıda bizim pozisyonumuzu çok açık ve net bir şekilde ortaya koyduk. Zaten Sayın Cumhurbaşkanımızın, Sayın Biden’la yaptığı görüşme, konuşmalar sırasında bu basına da intikal etti biliyorsunuz büyük ölçüde. Bizim pozisyonumuz Türkiye olarak gayet açık ve net burada çok biz geçmişimize, tarihimize, ihtiyaçlarımıza içinde bulunduğumuz ittifakın isteklerine, ihtiyaçlarına, sınırlarına uygun bir şekilde bu faaliyetlerimizi yürütüyoruz ve ayrıca bu toplantının akabinde malum bir de yüksek düzeyli savunma grubumuz toplantıya iştirak etti Amerika’da 16-17 Kasım tarihlerinde. Orada da birçok konu gündeme getirildi, konuşuldu.

F-16 KONUSUNUN OLUMLU ŞEKİLDE SONUÇLANMASI İÇİN GAYRET SARF EDİYORUZ

Bu F-35 konusunu biliyorsunuz biz oradaki F-35’leri almamız engellendi bir şekilde. Bunun üzerine biz normal tedarik usulümüz bu yabancı satışlar prosedürü var FMS dediğimiz, bu çerçevede yabancı askeri satışlar çerçevesinde bizim buradaki Daire Başkanımız seviyesinde teknik bir çalışma bu. Buradaki ataşeliğe ihtiyacımızı, isteğimizi belirttik 40 adet Viper tipi F-16 istediğimizi Blok 70 ve ayrıca da bir miktar uçaklarımızın da belli sayısınca uçaklarımızın da modernizasyonu için talebimizi ilettik. Bu konuda hem Ekim ayında, hem Kasım ayında yaptığımız heyetler arası görüşmede dile getirildi. Bu konuda Amerikan Savunma Bakanlığı yetkilileri tarafından bu ihtiyaçlarımızın değerlendirileceği, bunu destekleyebileceklerini ancak bunun bir kongre onayına bağlı olduğunu ifade ettiler. Biz bu süreci yakından takip ediyoruz. Bunun olumlu bir şekilde sonuçlanması için gayret sarf ediyoruz. Tabi bizim buradaki yaptığımız modernizasyon çalışmasıyla, yeni alacağımız F-16’larla verildiği takdirde sadece Türk Silahlı Kuvvetleri, Türk Hava Kuvvetleri gücüne güç katmayacak aynı zamanda içinde bulunduğumuz ittifak NATO içerisinde bulunduğumuz değer olacak, bir güç olacak. Dolayısıyla bu manada olayın değerlendirilmesi taleplerimizi muhataplarımıza ilettik, bunların sonuçlarını bekliyoruz.

1 OCAK’TAN İTİBAREN HUDUTLARIMIZDA 99 BİN 251 KİŞİ YAKALANDI

Cumhuriyet tarihimizin en güçlü tedbirleriyle hudutlarımız korunmakta ve bununla alakalı gelişmeler yakından takip edilmekte. Örneğin; Afganistan’daki gelişmelere paralel olarak İran hududunda bazı ilave teşebbüsler olabilir, bir göç dalgası olabilir düşüncesinden hareketle İçişleri Bakanlığımızla koordineli bir şekilde oradaki tedbirlerimizi bir kez daha gözden geçirdik. Hem personel ve birlik takviyesi yaptık hem de oraya gerekli teçhizatı da kullanmak suretiyle oradaki tedbirlerimizi daha da sıkılaştırdık. Bu sadece İran değil, Irak sınırında, Suriye sınırında aynı tedbirlerimizi sürdürüyoruz. Burada İran hududunda yaptığımız çalışmalar geniş çaplı çalışmalar. Bu da bizim orada duvar sistemlerimiz var, mobil duvar sistemleri betonlar kullanılmakta beton sistemler onun yanı sıra ciddi hendekler var, tel örgüler var, kameralar var, kuleler var.

Daha önce de burada birçok basın mensubu arkadaşımız orada ziyarette bulundular. Bizzat yerinde inceleyip, gördüler ve gerçekten orada ciddi bir takım tedbirler var. Hudut namustur anlayışıyla Mehmetçik gece gündüz demeden her türlü fedakârlığı, kahramanlığı göstermek suretiyle huduttaki geçişlerin önlenmesi için bir taraftan teröristlerin engellenmesi diğer taraftan yasa dışı düzensiz göçün engellenmesi ve bunun yanı sıra kaçakçılığın önlenmesi konusunda da yoğun bir gayret içerisindeyiz. Bu konuda gerçekten büyük başarılar elde ediyor Mehmetçik bunu da görmemiz lazım. Rakam vermemiz gerekirse 1 Ocak’tan itibaren 99 bin 251 kişi hudutlarımızda yakalandı. Bunların dışında 278 bin 885 kişi de engellendi. Bununlar birlikte bu 99 bin 251 kişiyle birlikte 444 terörist bunlar FETÖ, DEAŞ dâhil. PYD/YPG/PKK dâhil. Bunlar da kolluk kuvvetlerine teslim edildi ve dolayısıyla bizim buradaki çalışmalarımız, huduttaki çalışmalarımız yoğun bir şekilde aralıksız devam etmekte ve cidden çok ciddi kontrol sağlanmakta.

TERÖRİSTLER İKİ GECE AYNI YERDE YATAMIYOR

Irak’ın kuzeyinde, Iraklı muhataplarımızla son derece yakın koordinasyon içerisinde oradaki PKK’ya karşı teröre karşı mücadelemiz devam etmekte. Bizim bu yeni konseptimiz çerçevesinde bu tehditler sınırlarımıza gelmeden, ülkemize gelmeden kaynağında kurtulmak için gayret gösteriyoruz. Gerçekten oradaki teröristlerin inlerine, mağaralarına, barınaklarına, sığınaklarına girmek suretiyle bunların inlerini, barınaklarını başlarına yıktık. Bunu da bu terör örgütünün elebaşları son derece farkındalar ve bu sıkışmışlık çerçevesinde iki gece aynı yerde yatamıyorlar. Dolayısıyla biz bu operasyonları aralıksız sürdüreceğiz ve en son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar da mücadelemiz devam edecek.

Bizim buradaki tek hedefimiz teröristler. Bu da bazı şekillerde içeride, dışarıda bazı kişiler, bazıları bir takım yanlış yorumlarla yanlış algılamalara sebebiyet verebilirler. Bizim hiçbir şekilde terörün dini, etnik kökeni olması söz konusu olmadığını tekrar tekrar söyledik ve onun için bizim tek hedefimizin teröristler olduğu, Kürtlerin bizim kardeşimiz olduğu, Kürtlerle alakalı, Kürtlere yönelik hiçbir şekilde bizim bir tavrımız olamayacağını da her zaman söyledik, söylüyoruz. Çünkü biz binlerce yıldan beri yüzlerce yıldır aynı ekmeği paylaşıyoruz, aynı suyu paylaşıyoruz ve belki bunların da en önemli göstergesi Çanakkale Şehitliği dâhil şehitliklerimizde bütün Kürt kardeşlerimizle, Türk askeri birlikte efendim şehitlerimiz yan yana yatmaktadırlar. Dolayısıyla burada hiç kimsenin fitneye fesada teşebbüsüne itibar etmemek lazım.

Burada bu teröristlerin sözde elebaşları da bazı şeyleri yavaş yavaş itiraf etmek zorunda kaldılar ve ne dediler? Bu Suriye’deki YPG’nin PKK’nın bir kolu olduğunu açıkça söylediler bunu herkesin görmesi lazım, herkesin bilmesi lazım. Bir başka terörist elebaşı da bir başka açıklamada kendilerinin terörü durdurma konusunda durduramayacaklarını çünkü bazı ülkelerin kendilerinin terörü devam ettirme gerektiği konusunda kendilerine baskı yaptığını açıkça söylediler. Dolayısıyla bu terörü kim desteklerse desteklesin bunların arkasında kim olursa olsun, kim ne yaparsa yapsın bizim hedefimiz tek, teröristler. Dolayısıyla biz ne yapıp yapıp ölürsek şehit, kalırsak gazi anlayışı içinde Mehmetçik teröristlerin peşinde, Mehmetçiğin nefesini teröristler her an hissediyorlar ve bu şekliyle en son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar artan bir şiddetle, artan bir tempoda taarruzi bir ruhla mücadelemiz devam edecek.

SURİYE’DE ATEŞKES İHLALLERİ VAR

Suriye’de biliyorsunuz biz hem Rusya’yla, hem Amerikalılarla mutabakat muhtırası imzaladık ve bu mutabakat muhtırasında biz kendi sorumluluklarımızı yerine getirdik, en iyi şekilde getirmeye çalışıyoruz. Aynı şekilde muhataplarımızın da bu sorumlulukları yerine getirmeleri konusunu gündeme getiriyoruz ve bu manada bizim bulunduğumuz bölgelerde Silahlı Kuvvetlerimizin kontrol ettiği bölgelerde herhangi bir terör unsurunun kalmaması ve teröristlerin herhangi bir şekilde burada taciz ve tecavüz bu bölgeye bulunmamaları konusunda mutabakat sağlandı. Fakat maalesef bu konuda çok ciddi zafiyet var ve ateşkes ihlalleri var. Bunlarla alakalı bizde her şekliyle herhangi bir şekilde bize bir müdahale, taciz, tecavüz olduğunda oradaki arkadaşlarımız talimatlandırılmış bulunuyorlar. Misliyle cevap vermek suretiyle teröristlerle mücadelemizi sürdürüyoruz.

Ancak bu İdlib dâhil buradaki bu rejimin yaptığı da bazı tacizler, tecavüzler de dâhil olmak üzere bazı sıkıntılarımız vardı. Sayın Cumhurbaşkanımızın, Sayın Putin’le 29 Eylül’de Soçi’de yaptığı görüşmenin akabinde şu anda ciddi şekilde bir ateşkesin sağlandığını, ateşkes ihlallerinde çok ciddi azalma olduğunu görmekteyiz. Dolayısıyla oradaki biz olayları takip ediyoruz, normalleşme konusunda diğer ilgili bakanlıklarla, kurumlarla çalışmalarımız devam ediyor. Orada ciddi bir gelişme var. Bizim kontrol ettiğimiz bölgelere 470 bini İdlib’de olmak üzere 1 milyondan fazla Suriyeli kardeşimiz evlerine, topraklarına gönüllü olarak güvenli bir şekilde ve saygın bir şekilde döndüler, dönebildiler. Bizde bu normalleşmenin artmasını, normalleşmenin kalıcı olmasına elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. (Rusya ile görüşmeler) Görüşmelerimiz devam ediyor, biraz önce bahsettiğim gibi Sayın Cumhurbaşkanımızın görüşmesinden sonra Sayın Putin’le, bizim arazideki temaslarımız da daha kolaylaştı ve daha iyiye gittiğini söyleyebiliriz bu manada.

CUMHURBAŞKANIMIZ VE PUTİN YARIN BİR GÖRÜŞME GERÇEKLEŞTİRECEK

Bizim bölgemizde Karadeniz bölgesi dâhil Rusya-Ukrayna sınırları dâhil bütün alanlarda bir barış olması, huzur olması, güvenli olması konusunda ve herhangi bir gerginliğe, herhangi bir tırmanmaya sebebiyet vermeden sorunların mümkün olduğunca karşılıklı görüşmelerle barışçıl yol ve yöntemlerle, diyalogla siyasal çözümde bulunarak ilerlenmesinden yanayız biz. Bunu her seferinde Sayın Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere ilgili arkadaşlarımız bunu tekrar tekrar ifade ediyor. Yarın Sayın Cumhurbaşkanımızın, Sayın Putin’le bir görüşmesi var. Bu görüşmede Rusya ve Ukrayna arasındaki ilişkilere ilişkin zaten bizim son derece olumlu katkılarımız vardı, bunların yeni boyutları neler olacak onu da herhalde yarın görüşmeden sonra öğreneceğiz.

 

'

Gönderen: journal



Bir Yorum Yazın
Bu habere yorumlar
Copyright © 2024