Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, 'Kütüphanesiz Okul Kalmayacak Projesi"nin Hikmet Barutçugil Güzel Sanatlar Lisesi'nde düzenlenen kapanış törenindeki konuşmasında, Millî Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) kısa bir süre önce tüm okulların kütüphanesi olması için proje başlattığını anımsatarak, kütüphanesi olan okullarda içeriklerin zenginleştirilmesinin de projede hedeflendiğini dile getirdi.

 

Projenin gerçekleşme hedefinin yıl sonu olduğunu ve Bakanlığın bu hedefi yakaladığını aktaran Erdoğan, MEB'i ve emeği geçenleri tebrik etti.

 

Emine Erdoğan, insanın iç dünyası için en önemli gıdanın okumak, öğrenmek ve keşfetmek olduğunu, bu ihtiyaç giderilmediğinde insan olma yolculuğunun ağır aksak gideceğini, bunun bir insan için felaket olduğunu ifade etti.

 

Edebiyattan bilime kadar her kitabın her satırının bir keşif yolculuğu olduğunu belirten Erdoğan, şöyle devam etti: "Bu yolculukta insan hem kaptandır hem de yolcu. Okuduğumuz kadar ilerler, ilerlediğimiz kadar seyre dalarız. Bir kitabın iki kapağı arasına yeri geliyor en muhteşem insan hikayeleri, yeri geliyor çağların tarihi ve hatta uzak gezegenler sığıyor. Dolayısıyla kütüphaneler, kitapların raflarda depolandığı mekanlardan çok daha fazlasıdır. O raflarda bambaşka coğrafyalar, bilim tarihinin en heyecan verici anları, öğrenilecek yeni diller ve kazanılacak sonsuz beceriler vardır. Yani kitaplar bir anlamda, insanlığın ortak birikiminin saklandığı sandıklardır. Bu doğrultuda, insanın kitapla kurduğu bireysel iletişim, öğrenmeyi ömür boyu süren bir eylem haline getirir. Vakti gelince okul hayatı mezuniyetle biter. Oysa kitaplar, insanın son nefesine kadar ona eşlik ederler. Dolayısıyla, her yeni günde, her yeni satırda ufkumuz daha da genişler."

 

Eğitimde de temel yapı taşlarından olan kütüphaneleri "okulların kalbi" olarak niteleyen Erdoğan, "Öğrenciler kütüphaneler aracılığıyla, kişisel gelişimlerini gerçekleştirirler. Bilgiye erişme becerileri artar. Bunun yanında araştıran, okuyan, üreten bireyler haline gelirler. Elbette, bu becerileri kazanmış insanlar çok daha özgüvenli olurlar. Doğal bir sonuç olarak da hayatta daha çok başarı elde ederler." dedi.

 

Yaşadıkları çağda bilginin hakim bir güç haline geldiğini, öğrenmeyi okul duvarlarının arasına sıkıştırmamanın, zenginleştirilmiş kütüphanelerle daim kılmanın bugün her şeyden önemli olduğunu aktaran Erdoğan, bu nedenle projenin takdire şayan olduğunu ifade etti.

 

Emine Erdoğan, "Çok kısa bir zamanda, kütüphanesi olmayan 16 bin 361 okulda kütüphane kurulumu tamamlandı. Kitaplıkların üretimini de meslek liselerimiz yaptı." diyerek, bu dayanışma örneği ve katkıları için tebrik ve teşekkürlerini iletti.

 

TÜBİTAK'ın 138 bin 940 dergi hibe ettiğini, Türk Dil Kurumunun da 385 bin yazım kılavuzu hediye ettiğini anlatan Erdoğan, ayrıca MEB Kültür Yayınlarından çıkan 120 eserin raflarda yerini aldığını söyledi.

 

Erdoğan, kütüphanelerin koleksiyonlarını dijital yayınlarla da çoğalttığını, Bakanlığın da "MEB Yayınları Uygulaması ve İnternet Sitesi"ni hizmete açtığını belirtti.

 

"Tabii, iş kitapları raflara koymakla bitmiyor." diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Mühim olan, kitapla okur arasındaki kucaklaşmayı sağlamak, sadık ve güvenli bir ilişki tesis etmektir. Okuma kültürüne zemin olacak etkinlikler bu işin formülüdür. Bu noktada da çok güzel faaliyetler yürütüldüğünü belirtmek isterim. Eser ve yazar tanıtımı, imza günleri, karakter günleri, roman karakterleri canlandırma festivali ve okul kütüphanesi radyosu, bu faaliyetlerden bazıları. Tüm bunlar kitap okumayı içselleştiren ve ömür boyu devamlılığını sağlayan çalışmalar. İnşallah evlatlarımız, kitapla iç içe bir hayat sürecekler. "

 

Kitapların insanların yolunu aydınlattığını, onları insan olmanın basamaklarında üst mertebelere çıkardığını anlatan Erdoğan, "İnsan okudukça ruhunu çiçekler sarar. Sizler güzel sanatlar lisesi öğrencileri olarak, üreten, üretmek için ilham toplayan gençlersiniz. Yaptığınız işlerle, hayata güzellik ve incelik katıyorsunuz. O yüzden kitaplardan hiç ayrılmayın. Kitabın sizleri zaman içinde ve coğrafyalar arasında çıkaracağı yolculuklara talip olun. Sizler, güzel arkadaşlıkların kurulduğu, gençlik denen baharın ilk günlerini yaşıyorsunuz. Unutmayın ki kütüphaneler bugün yalnızca kitap deposu değil, ince fikirli insanların bir araya geldiği yaşam alanlarıdır. Kütüphanelerde vakit geçirdikçe, kendi kalibrenizde insanlarla da buluşacaksınız. Birçok yeni ve ilham verici fikrin tohumlarını birbirinizin zihinlerine ekeceksiniz." ifadelerini kullandı.

 

İnternet kullanımının herkesin hayatında çok yaygın olduğunu hatırlatan Erdoğan, bugün dünyada 5 milyara yakın insanın aktif internet kullandığının söylendiğini dile getirdi.

 

Emine Erdoğan, tüm dünyada, insanların 7 saate yakın bir zamanı internette geçirdiklerini, bunun 2,5 saate yakınının ise sosyal medyada harcandığını belirterek, şöyle devam etti: "Küresel olarak 4 milyardan fazla aktif sosyal medya kullanıcısı var. Son 5 yılda ise sosyal medya kullanıcı sayısı neredeyse 2 kat artmış durumda. Üzülerek ifade ediyorum ki sosyal medya, birçok insan için bilgi kaynağı olarak görülüyor. Maalesef gerçek bilgi ile malumat arasındaki çizgi, insanların zihninde kaybolmuş durumda. Sevgili gençler, şunu unutmayın ki hakikatle yalanın birbirine karıştığı sosyal medyanın en güçlü panzehiri, faydalı kitaplardır. İnşallah sizler de kitapların sizleri taşıyacağı o olağanüstü dünyadan bol bol istifade edersiniz."

 

Erdoğan, öğrencilerin hayatlarına dokunan, onları vatana millete hayırlı evlatlar olarak yetiştiren tüm öğretmenlere teşekkür etti. Herkesin yeni yılını kutlayan Erdoğan, yeni yılın tüm insanlığa huzur, barış ve sağlık getirmesini temenni ederek sözlerini sonlandırdı.

 

"Kütüphanesiz Okul Kalmayacak" Projesi Kapanış Töreni'nde yaptığı konuşmada 2 ay önce başlatılan seferberliğin ülkenin dört bir yanında büyük karşılık bulduğunu belirten Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer; çocuklar, gençler ve öğretmenlerle ilgili hayata dokunan her projede yanlarında olan Emine Erdoğan'a şükranlarını sundu. 

 

İki ay gibi kısa bir sürede gerekli tüm kaynağın okullara aktarıldığını, kütüphanesi olmayan okullarda yeni kütüphaneler inşa edilirken mevcut kütüphanelerin de zenginleştirildiğini ifade eden Bakan Özer, 16 bin 361 yeni kütüphane yapıldığını ve 57 bin 108 okulda kütüphanesi olmayanın kalmadığını duyurdu. 

 

Bu süreçte en fazla kütüphanenin Diyarbakır'a kazandırıldığını belirten Özer, şunları kaydetti: "Diyarbakır'a 1.035 kütüphane yaptık. Diyarbakır'ı 974 kütüphane ile Şanlıurfa ve 891 kütüphane ile İzmir takip etti. Ben yeni yıla böylesine anlamlı bir proje ile "Kütüphanesiz Okul Kalmayacak" projesinin tamamlanmasıyla tüm okullarımızı kütüphane ile buluşturarak girmekten duyduğum mutluluğu özellikle belirtmek isterim."

 

Yapılan kütüphanelere verdikleri kitap destekleri nedeniyle Kültür ve Turizm Bakanlığına ve Bakan Mehmet Nuri Ersoy'a da teşekkürlerini ifade eden Özer, Millî Eğitim Bakanlığı bürokratları, 81 ilin millî eğitim müdürleri, okul yöneticileri, öğretmen ve öğrencilerine de ayrıca teşekkür etti. 

 

Proje yürütülürken Ağrı'dan çok güzel bir haber geldiğini anlatan Bakan Özer, şunları söyledi: "Ağrı'da Erol Parlak Güzel Sanatlar Lisesinin öğretmen ve öğrencileri, tüm geri dönüşüm malzemelerini kullanarak sıfır atıktan bir kütüphane oluşturdu ve biz de bu güzel örneği tüm Türkiye'mizde yaygınlaştırmak istedik. 81 ilde 2022'in Ocak ayı itibarıyla 250 sıfır atık kütüphaneyi de hizmete alacağız. Ben inanıyorum ki bu güzel proje, yeni ve başka projelere de kaynaklık teşkil edecek."

 

Tören sonrası açılan Hikmet Barutçugil Güzel Sanatlar Lisesi kütüphanesinin İstanbul'da sıfır atık ile ilgili bir örnek olacağını duyuran Özer, kütüphaneleri yalnız bırakmayacakların da sözlerine ekledi. 

 

Proje tamamlanırken okullardaki kitap sayısının 41 milyonu aştığını kaydeden Bakan Özer, 2022 yılı hedefini de şöyle açıkladı: "2022 yılında hedefimiz bu 41 milyonu 100 milyona taşımak ve dünyaya da örneklik teşkil etmek. İnşallah Türkiye'de çocuk kitaplarından kültür kitaplarına kadar üretim yapan tüm yazarlarımızı desteklemiş olacağız. Hem de çocuklarımızı tüm kaynaklarla buluşturmuş olacağız."

 

Millî Eğitim Bakanı Özer'in bir de meslek lisesi öğrencilerine teşekkürü vardı. Özer şöyle konuştu: "Meslek lisesi öğrenci ve öğretmenleri bu sürecin en fedakâr isimleri oldular. Başlangıçta '2 ay çok kısa 2 ayda içinde tamamlanır mı?' diye tereddütler vardı, gerçekten çok zordu. Ülkemizin gizli kahramanları mesleki eğitim... Gerçekten kara gün dostu. Kovid-19 salgın sürecinde maskeden dezenfektana, solunum cihazından maske makinesine en son antijen kitine kadar üreten meslek liseleri, bu projenin başarılı bir şekilde tamamlanması için de gece gündüz demeden çalıştılar ve tüm okulların kütüphane tefrişatları meslek liseleri tarafından yapıldı."

 

Projenin tamamında 16 bin 361 kütüphane yapıldığını bunun ortalama bir hesapla günde 272 yeni kütüphane yapılması anlamına geldiğini belirten Özer, bunun takdire değer bir başarı olduğunu belirtti. 

 

Özer, tüm kütüphanelerin okullara hayırlı olmasını diledi.

 

Konuşmaların ardından Emine Erdoğan'a, Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer ile liseye adını veren ve UNESCO'nun "Yaşayan İnsan Hazinesi" unvanına sahip ebru sanatçısı Hikmet Barutçugil tarafından tablo takdim edildi.

 

Daha sonra Erdoğan ve Özer, lisede eski televizyon, çöp tenekesi, su borusu ve kavanoz gibi atık malzemelerle hazırlanan kütüphanenin açılış kurdelesini kesti. Kütüphaneyi gezen Erdoğan, buradaki kitapları inceledi. Emine Erdoğan, Afrika Seyahatlerim adlı kitabını da bir öğrenci için imzaladı. Öğrenciler, sohbet ettikleri Erdoğan ve Özer'e kitap da okudu.

 

Daha sonra bağlama sınıfını ziyaret eden Emine Erdoğan ve Özer, bağlama çalan öğrencilerin türkülerine eşlik etti.

 

Bu arada, Emine Erdoğan, liseye adını veren ve UNESCO'nun "Yaşayan İnsan Hazinesi" unvanına sahip ebru sanatçısı Hikmet Barutçugil ve ebru sanatını icra eden öğrencilerle de bir araya geldi. Emine Erdoğan, günün anısına ebru yaptı.