TÜRK VATANDAŞI’NIN GERÇEK KADERİ VE AHRAZ DEVLET POLİTİKASI - Eskişehir Haber

TÜRK VATANDAŞI’NIN GERÇEK KADERİ VE AHRAZ DEVLET POLİTİKASI

TÜRK VATANDAŞI’NIN GERÇEK KADERİ VE AHRAZ DEVLET POLİTİKASI
Yayınlama: 30 Kasım 2012 Cuma - 9.489
A+
A-

 

 

Değerli Kardeşlerim..

Bu ülkede yaşıyoruz ama ve sadece biz buna yaşıyoruz diyoruz. Hangi şartlarda yaşadığımızı bir biz biliriz, birde ALLAH..

Şöyle bazen canınız sıkıldığında çarşıya pazara bir çıkın ve Türk vatandaşının halini bir görün. Takip edin, gözetleyin, gözlemleyin. Her defasında her saniye içiniz cız etmezse ben neyim...

O kadar kötü şartlarda yaşamaya mahkum edilmişiz ki anlatmaya ve yazmaya gerek duyulmayacak kadar berbat..

Bu ülkede yaşadığımız sürece, her zaman dakikasıyla, an be an yaşıyoruz ve yaşayacağız'da.

Dünyada bu sistem sadece garip halkımızın başında patlamış. Roman ve hikayelere sığmayacak kadar kötü...

Para ve pul zaten yok. Fakir, çok çok fakir. Psikolojisi darmadağan olmuş bir vaziyette bozuk. Moraller sıfır ve patlamaya hazır bir bomba gibi..

Emekli vatandaşımız, özellikle takip edin 1 TL için kıyameti koparacak kadar asi ve kızgın..Çünkü yok.. ''Yokluk ve sefaletle'' zar zor geçinebilen insanlar.

Kadınlarımız pazara çıktıklarında veya bir alışverişinde önce  parasını bir kontrol eder..Acaba ( Ne almışım, cebimde ne kadar param var ve daha ne alabilirim ? Diye düşünür.. En ucuz mağaza veya market nerede ? )))) hesaplarını yapar.

Öğrencilerimiz okulda tost ve simit yemekten bunalmışlar. Genede helal olsun'ki tüm bu çaresizliklere rağmen okulunu gidebiliyorlar.

Bu çocuklarımız okulllar açıldığında okul formasını alabilmek için belkide ANNE ve BABA' sından binlerce azar işitecektir.. Çünkü  bunun sebebi'de ''YOKLUK, YOK YOK lar içinde yaşamak'tır''

Bir misafirliğe gittiğinizde, bazen çocuklarımız arkadaşları ile sohbet ederken bazen şöyle bir kulak misafiri olun.

''Ben bunu aldım veya bunu beğendim ama annem kızdı, izin vermedi, pahalı, vs vs  diye daha nice garip ve acıklı sözleri dile getirirler...'' İşte o an  aslında herşeyin bittiği yerdir.. O an mutlaka derin bir nefes almanız gerekiyordur...

Değerli Dostlarım.

Maalesef Türkiyemizin son durumu bunlardan ibarettir.....

Bunları İnkar etmek ve anlayışla karşılamamak caniliktir..Aksini söylemek isteyenlere'de zaten kulak asmıyorum. Onlar sadece aptal insanlardır..

Bu anlattıklarım sadece küçücük bir kaç örnektir..

Bu ülkede hayat standartlarımız resmi bir ölüdür..Aslında bu ülkede Yaşayan ölüler topluluğuyuz.

Her an çarşıda, pazarda bir araba çarpabilir, her an kalp krizi geçirebilirsiniz ve her an beyin kanamasına maruz kalabilirsiniz, tansiyonunuz fırlayabilir hastanelik olabilirsiniz..Çünkü gezip tozuyorsunuz ama aklınız taaa nerelerde ? Kimbilir hangi hesaplarla meşgul sunuz..

Bu ülkede yaşamak kadar ölmekte çok basittir..

Bana göre her ihtimale karşı önceden varsa gizli meseleleriniz, gizli kapılar arkasında kalmasın, söyleyin ve paylaşın.. Hayalleriniz varsa onuda gerçekleştirmeye bakınız.. Helallik almaya özen gösteriniz. Mirasınız'da varsa mutlaka ve mutlaka hayatta iken evlatlarınızla konuşun, bölüşün, bölüştürün...

Bu ülkede yaşamak bir ayrıcalıktır. Aslında kimse bu ülkede yaşayamaz.

Afrikada Aç kalan insanların kaderi bellidir ve birdir.. ''Ve sadece Açlıktır'' Diğer başka ülkelerde'de sorunlar farklı farklı ve gene birdir, bellidir, bilinen birşeydir..

O ülkedeki insanlar bunu bildikleri için fazla bu durumdan etkilenmemektedirler. Kader yolu bellidir.. Zaten bu duruma hazırlıklı ve konsantre olmuşlardır. Acıları, sıkıntıları hep aynıdır...Hayat çizgileride bellidir..

Ama Türkiyede dört (4) mevsimi yaşadığımız gibi bir başka özelliklerinide yaşayabiliyoruz.

En basit örneği hayatın içindeki en olumsuz ondört (14) evresinide ne yazıkki yaşayabiliyoruz. Yaşatabiliyorlar.

Bu ülkede, maalesef % 80 civarında vatandaşımız, yukarıda anlattığım şekillerde bu durumları gün be gün yaşıyor ve bu halde'de koca bir ömür döngüsünü böyle bitirmek zorundadır..

Bakmayın siz dört (4) zenginin rahatlığına,,,bakmayın dört(4) tane yüksek vasıflı memur ve amirin kasılmalarına, ve sakın aldanmayın..Bu ülkede tos pembe hiçbirşey yok..

Özellikle deneyin. Çıkın çarşıya, alışveriş mağazalarına girin ve bakın, gözlemleyin...Kaç tane bay ve bayan vatandaşımız çok çok rahat ve korkusuzca alışveriş yapabiliyor??

Tahmin edersem yüz(100) kişiden iki(2) vatandaş zor çıkar..

Çıkın kalabalık bir caddeye ve ibret için her gelen geçen Bay ve Bayandan ''Cebinde ne kadar parası olduğunu  bir sorun !

Vallahi şaşırıp resmen donarsınız...

Biliyormusunuz ? Bu gariplerim aç susuz çarşıya çıkabiliyor,Üzerinde bir iki süslemelik elbisesi ve çok ucuz parfüm kokusuyla, derme çatma 1, 2 kıyafet, takı ile çarşılarımızı öyle böyle süslüyorlar işte...

Oysaki bu gariplerin cepleri ve çantaları boş, günlerce biriktirdiği, birkaç TL den ibarettir...

İşte bu ülkenin bazı geri zekalı zihniyetleri ve dengesiz amirleri veya BAŞ MİMARLARI, TÜRK VATANDAŞINI bu komik hallere düşürmüştür....

Sözde İşçi çalışıyor, 8 saat yerine 15 saat çalıştırılıyor..Denetim yok..Ve hala çoğu'da sigortasız

İş güvencesi yok. Patron işçiyi işe aldığı gibi işine gelmeyince kovmasınıda biliyor, sebep ? Sebep yok. İsteğine göre insanlara hükmedebiliyor..

Türkiyede, Kendi vatandaşını, kendi şemsiyesi altına alacak herhangi bir Devlet güvencesi yok. Olamazda. bunu başaracak zihniyetler yok.. Bu zihniyet sadece kendi çabasında ve Kendi cebinin bekçisi..

Ama arap ve suriyeli'ye afrikalıya ve diğer yabancı kökenli vatandaşları pekala barındırabiliyor ve maaşınıda takır takır ödeyebiliyor ve başımızada bela ediyor..

Bir kaç sene evvel TV lerde bas bas bağıran Sayın Başbakan ''BEN ANNELERE HER AY XXXX PARA VERECEĞİM, SIKINTI ÇEKMEYECEKLER, HESAPLARINA TAKIR TAKIR YATIRILACAK'' DİYEN BU A..... PEHLİVAN  BAŞBAKAN bu demeçlerinden sonra neredeyse artık  bu annelere bu parayıda doğru dürüst ödeyemez oldu. Zaman ve mekanınıda şaşırdı..

SİZ HALA BU BAŞBAKA'NA İNANIYORMUSUNUZ ??

Hala Devlet dairelerinde rüşvet ve adam kayırma son hızıyla devam etmektedir...Bu düzenin neresi düzelmiş acaba ??

Adalet ve yargı sisteminin başındaki HAKİM ve SAVCILAR'A o kadar yetkiler verilmişki HAŞA HAŞA sanki Hz ÖMER'İN adaletini temsil edercesine, bu kadar emin ve güvenilir insanlar konumuna getirtilmiş. ..

Sanki bunlar beşeri değiller, kaprisleri yok, sanki nefis taşımayan apayrı insanlar topluluğu..!

Oysaki tam tersi şeyler yaşanıyor...Bazı hakim ve Savcılar sizi yargılarken tipinizi beğenmediği zaman bile en zalim yasayı devreye sokup, sizi katledecek kadar asi ve hırçın davranabiliyorlar. O an da öyle katledici bir yasa olsa inanın sizi o yasa ile katledecektir...Bu kadar zalim ve mantıksız bir yargılama sistemine ve mantıksız beyinlere sahibiz.

Ey Devlet sen sakın uyanma, sen asla vatandaşını kollama, denetleme, es  geç herşeyi.. pas ver yandaşına.. Sana birgün öyle bir gol atacaklar ki sen bile şaşıracaksın..

senin denetleyici makamların mesai saati içerisinde kendi odalarında, bürolarında veya işyerinde fingirdek oynama ile meşguller..

Bu ülkede , BAŞTA İKTİDAR PARTİSİ (( AKP ))OLMAK ÜZERE,

TÜM BU SAYDIKLARIMIZIN ANA SAYFASI'DIR..

DOĞRULARI GÖRMEYEN VE BİZİ DİNLEMEYEN, DUYMAYAN ZİHNİYETLERİ NEFRETLE KINIYOR VE LANET EDİYORUM.

Saygı ve sevgilerimle

 

 





Bir Yorum Yazın
Bu habere yorumlar

Diğer Yazıları

Copyright © 2024