Kral Abdullah bin Abdülaziz el-Suud’un Ölümü Amerika’nın İşine mi Yaradı - Eskişehir Haber

Kral Abdullah bin Abdülaziz el-Suud’un Ölümü Amerika’nın İşine mi Yaradı

Kral Abdullah bin Abdülaziz el-Suud’un Ölümü Amerika’nın İşine mi Yaradı
Yayınlama: 27 Ocak 2015 Salı - 7.691
A+
A-

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) eski başkanlarından Franklin Delano Roosevelt (Görev süresi: 4 Mart 1933 - 12 Mart 1945) Suudi Arabistan Kralı olan Abdülaziz el-Suud ile görüşmesinin tarihi olan 13 Şubat 1945 yılından şuan ki 21.yüzyılın içinde bulunduğumuz tarihe kadar Kral Abdülaziz el-Suud'un ailesi mutlak bir şekilde Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve de diğer Batı Ülkelerinin hizmetlerinde oldular.
Tabi burada en gözde olan din bu hizmetlerin en önemli alanlarından biriydi. Neden mi? Çünkü geçen sürenin içerisinde özellikle Soğuk Savaş dönemi olan ( 1947 - 1991 ) tarihleri arasında Batı dini Sovyetler Birliği, Komünizm ve de her türlü sola karşı ciddi manada kullanılmıştır. Bunları kullanırlarken de Suudi Arabistanlılar onlara hep yardım ettiler.
Suudi Arabistan ve Krallığı, Batı ülkelerinin parmaklarıyla işaret edilen bütün İslamcı örgütlere, cemaatlere, tarikatlara ve de bir çok kişiye milyarlarca para yardımı yaptılar. Dolarları çuvallarla sırtladılar.
Tabi burada temel hedefleri vardı. İslamı bağnazlaştırmak, fazlasıyla yozlaştırmak, en önemli hedefleri de İslam'ın içini boşaltmaktı.
Bu projelerin, bu hedeflerin, bu çabaların içerisinde çıkan sonuçlarda sanırım hepimizin bildiği ve tanıdığı El-Kaide ile IŞİD gibi örgütlerdir.
Bütün Arap ülkelerinde ve bütün İslam dünyasında din ile ilgili ne kadar problemler, ne kadar sorunlar var ise; bütün hepsinde Suudi Arabistan Ülkesi ve onları iktidarda tutmakta olan Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Batı Ülkelerinin parmakları vardır.
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Sultan bin Abdülaziz Amerika'da ölmesi üzerine cenazesi daha toprak altına konulmadan, yeni Kral Hazretleri Amerika Birleşik Devletlerinin talimatlarıyla birlikte İçişleri Bakanı Muhammed Bin Naif'in veliahtın veliahtı olarak tayin ettiler.
Muhammed Bin Naif, Amerika Birleşik Devletlerinin artık düşman olarak belledikleri Radikal İslamcı gruplara ve El- Kaidecilere karşı da amansız bir şekilde savaş yürütmeye başladılar. Bundan dolayıdır ki ölen Kral da geçen sene El-Kaide, Nusra, İŞİD ve bir Suudi Arabistan beslemesi olan Müslüman kardeşleri terör listelerine aldılar. Öyle ki aynı olan Kral kendi ülkesinin Suriye Ülkesinde savaşmakta olan sözde İslamcı gruplara verdikleri desteği de hiç bir zaman durdurmadı.
Şöyle ki Dünyanın en çağ dışı, bağnaz olan ve radikal ideolojilerle beslenmiş bir yapıda olan Kralın kalkıp "ben açılım yapmak istiyorum" demesi de kolay değildir ve de kolay olmamıştır asla.
Herkes tarafından bilinen araştırmaya göre Suudi Arabistan halkından olan gençlerin neredeyse yüzde yetmişleri aşan oranlarda İŞİD Terör Örgütüne sempati duyuyorlar. Bununla beraber binlerce gencin de Türkiye Cumhuriyeti Ülkesi toprakları üzerinden de Suriye'ye gidildiği ve İŞİD Terör Örgütüne katıldıkları da bilinmektedir. Hepimizin de bildiği gibi intihar eylemlerini gerçekleştirenlerin çoğunluğu Suudi Arabistan kökenliler. Hepimizin de izlediği, gördüğü ve de okuduğu bu olaylarda böyle bir Suudi Arabistan Kralının ölmesiyle birlikte işlerin raya oturulması ya da düzelmesi asla düşünülemez.
İnsanların toplumsal olarak sosyo- kültürel yapıda ve de dinsel anlayışlarda birden çok sorun vardır. Bunları bilen uluslararası ile bölgesel ülkeler ve de güçler buna göre de kendilerine kendi çıkarlarına göre hesaplarını yapmaktadırlar.
Burada hesaplarını en iyi bilen, hesaplarını en iyi yapan ve sadece öncelikli olarak kendi çıkarlarını düşünen en akıllı ülkede yine Amerika Birleşik Devletleri (ABD) sistemi yani Barack Obama olmuştur. Neden mi diye düşünmenize gerek duyulmadan açıklamak isterim. Çünkü Suudi Arabistan krallarının emirlerinin  ve de şeyhlerinin ellerinin altında bulunan bütün doğal gaz ve petrol Amerika Birleşik Devletleri sistemi içerisinde olup yani Başkan Barack Obama tarafından kontrol edilmektedirler.
Ölen Kral Abdullah bin Abdülaziz el-Suud Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Barack Obama'nın bir talimatıyla son hizmeti olarak petrol fiyatlarının neredeyse 45 doların altına düşürerek Amerikan Birleşik Devletlerinin (ABD) düşmanları olan Venezuela, İran ve Rusya'yı perişan bir duruma getirmeye kalkışıldı. Tabi burada da gözlerden bir şeyin kaçmaması gerekir ki bu da şudur; petrol fiyatların düşürülmesi operasyonun da Suudi Arabistan Ülkesinde ki ekonomi neredeyse 200 milyar dolara yaklaşan kayıplarda meydana gelmiştir.
Tabi Suudi Arabistan Ülkesinin bu zarar ve kaybı da Amerikan Birleşik Devletlerine (ABD) ve Başkanı Barack Obama'ya feda olsun denilmektedir.
Sizler de hatırlarsanız Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Barack Obama 5 Haziran 2009 yılında Kahire'nin bir üniversitesine konuşmaya giderken yol güzergahında olan Suudi Arabistan Ülkesine de uğramış ve ölen Abdullah bin Abdulaziz el-Suud Kral'ın dan her tarafı elmas, pırlanta ve de benzeri değerli taşlarla süslenmiş olan som altından kraliyet nişanı almıştı.
Öyle ki bu tür işlerin böyle yürütüldüğü de büyük bir gerçektir.
Bizim de Sayın Cumhurbaşkanımızın Somali programını iptal ederek Kral Abdullah bin Abdülaziz el-Suud'un cenazesine katılması da gözlerden kaçmamaktadır. Oysa ki sizinde hatırlayacağınız gibi mısır meselesinde Sayın Cumhurbaşkanımız, Abdülfettah el Sisi'ye destek verdiği sebebiyle Kral Abdullah bin Abdülaziz el-Suud'a çok kızmıştı.
Kral Abdullah bin Abdülaziz el-Suud'a kızan ülkelerden biri olan İran, kralın cenazesinden daha çok Suudi Arabistan Ülkesi içi çok önem arz eden Yemen Ülkesi ile ilgilendi.
Suudi Arabistan Ülkesiyle yaklaşık olarak 2000 km'lik bir sınırı olan Yemen Ülkesi, İran Ülkesini destekleyen Şiiler, Sünni liberal müteffikleri ile beraber iktidarı ele geçirmeleriyle öncelikli Suudi Arabistanlılar olmak üzere bütün herkese farklı bir mesaj verdiler. Şöyle ki burada mesajı verip yazan da Tahran yönetimi olmuştur. Amerika Birleşik Devletleri Başkanı olan Barack Obama da bunu çok iyi bir şekilde anlamıştır. Burada Başkan Barack Obama'nın son konuşmaların birinde "Esad'ın kalıcı ve de İran ile sorunları çözerim" demesi de bir çok şeyi net bir şekilde ifade etmiştir.
Tabi burada önemli olan bunu anlamaktır.
Amerikan Birleşik Devletleri (ABD) yani Barack Obama ve Batı Ülkelerinin en büyük problemlerden olan Terör Örgütü İŞİD ve El-Kaide'dir.
Öyle ki Amerika Birleşik Devletleri Başkanı olan Barack Obama terör konusunda yani (El-Kaide ve İŞİD Terör Örgütü) konusu ile kendilerine yakın olup, yardım eden bütün ülkeleri kendilerine yakın ve dost olarak görmeye çalışıyor, çalışacaktır. Bu ülkelerin arasında öyle bir tanesi vardır ki o da Amerikan Birleşik Devletlerinin yeni dostları arasında yer almak istiyor. O ülkede İran Ülkesi yani tahran yönetimidir.
Bundan dolayıdır ki Amerikan Birleşik Devletleri (ABD) El-Kaide'nin fazlasıyla güçlü olduğu Yemen Ülkesinde meydana gelen gelişmelere seslerini çıkarmadılar. Öyle ki Amerikan Birleşik Devletleri (ABD) yeni olan Kral'a "Sizlerin bu karanlığı meydana getiren, üreten sisteminizden bıktık ve bu sistemin de artık değişmesi gerektiğini ve bu konularda bizlere fazlasıyla yardımcı olacak olan Muhammed Bin Naif'in kral olması için yolu açmaları gerektiğini" söylemişlerdi. 
Neden mi? 
Çünkü Krallığı eline alacak olan kişinin bunak olmasıyla, istedikleri zaman sürecinde doktorların raporlarıyla birlikte onu görevinden alınabileceği de biliniyordu.
Öyle ya, Elinden sopa olan Amerikan Birleşik Devletleri Başkanı Barack Obama'da numaralar asla bitmez!
Batı ülkeleri başta olmak üzere Ortadoğu da bir çok İslam Ülkesinin babası konumunda olan Amerika Birleşik Devletleri ve Başkanı olan Barack Obama; Kralların ölmesiyle birlikte Suudi Arabistan da yani İslam Ülkesinde Yaşasın Amerika denilmeye devam edilecektir.
Ben buradan bir daha söylüyorum. 
Kahrolsun Amerikan Emperyalizmi! 
Kahrolsun Amerikan Emperyalizmine Kölelik Yapan Krallara!
Kahrolsun Siyonist İsrail'in Maşası Durumuna Gelmiş Krallara!
Kahrolsun Amerikan Emperyalizmine Kölelik Yapan İslam Ülkelerine!
Kahrolsun Amerikan Emperyalizmine Kölelik Yapan Ortadoğu Ülkelerine!
"Mehmet KIZILKAYA"
 





Bir Yorum Yazın
Bu habere yorumlar

Diğer Yazıları

Copyright © 2024