(ESKİŞEHİR TANITIM GÜNLERİ.) MİHALIÇÇIK STANDINDA BU KİTAPLAR OLMALIYDI! - Eskişehir Haber

Hüseyin GÜVEN

Hüseyin GÜVEN
Hüseyin GÜVEN

(ESKİŞEHİR TANITIM GÜNLERİ.) MİHALIÇÇIK STANDINDA BU KİTAPLAR OLMALIYDI!

(ESKİŞEHİR TANITIM GÜNLERİ.)  MİHALIÇÇIK STANDINDA BU KİTAPLAR OLMALIYDI!
Yayınlama: 19 Haziran 2022 Pazar - 5.071
A+
A-

(ESKİŞEHİR TANITIM GÜNLERİ.)

MİHALIÇÇIK STANDINDA BU KİTAPLAR OLMALIYDI!

 

Eskişehir Dernekler Federasyonu tarafından Eskişehir Valiliği ve Eskişehir İl Kültür Müdürlüğü katkılarıyla ‘Eskişehir Tanıtım Günleri’ düzenlendi İstanbul Yenikapı Etkinlik Fuar Alanı’nda…

 

Eskişehir Dernekler Federasyonu Başkanı Mehmet Çetinkaya, Eskişehir, ilk defa İstanbul’a geldiğini, hoşgörünün ve Yunus’un şehrini İstanbul ile buluşturduklarını, Eskişehir’in tüm değerlerini, kültür ve sanatını, yöresel lezzetlerini sergileyerek 4 gün boyunca İstanbullularla buluşturacaklarını ifade etmişti…

 

Burada amacın Eskişehir'in kültürünü İstanbullulara tanıtmak olduğunu söyleyebiliriz…

 

Eskişehir’in gerçekten çok önemli değerleri mevcut…

 

Örneğin Dünya’da bir tek Eskişehir’de olan, adı beyaz altın olarak adlandırılan lüle taşı…

Ve yine ETO öncülüğünde Özü Malıç Mihalıççık Sorkun çömleği…

Cam atölyelerimiz…

Çi böreğimiz,

Sakarıbaşı,

Hoca Nasreddin,

Dövme sucuk, bozan sucukları,

Eskişehirspor’umuz,

Ve her şeyden önce Yunusemre’miz, özü, sözü Bizim Yunus!

Ve hakkında yazılan kitaplarımız…

 

Ezcümle;

Yerel ve ulusal kültürler İstanbul ile buluştu…

 

Marka adı Esminar olan hemşehrimiz Cüneyt Gökçül Bey fotoğraf ve videoları ile sağ olsun bize adeta oraları yaşattı! Teşekkür ediyoruz.

 

Peşinen ifade edeyim eksikliklerine rağmen önemli bir etkinlik…

 

‘GEL DOSTA GİDELİM GÖNÜL’ ÖDÜLLÜ KİTAPLAR NEDEN YOK?

 

Dün bir yazı ulaştı elimize, detaylarına baktım…

 

Öncesinde kısaca hatırlatayım…

 

Haziran ayı başında Eskişehir Sanat Derneği'nin 2004 yılından bu yana verdiği ödüller kapsamında, Yunusemre üzerine araştırma ve edebiyat alanında bu yıl Yunusemre Araştırma ödülünü, 'Gel Dosta Gidelim Gönül' isimli çalışmalarıyla Rıdvan Aras ve Çağhan Sarı alırken, edebiyat ödülü de emekli öğretmen şair Cengiz Ersöz'ün oldu.  Taşbaşı Kültür Merkezinde yapılan ödül töreninde yazarlar ödüllerini almışlardı… Bizzat o havayı teneffüs etmiş, bilgilendirme haberine imza atmıştım onur duyarak…

 

İddia ediyorum, bizim Yunus’a dar son yıllarda yazılan, gerçeklerin üstüne cesaretle giden en farklı eser diyebilirim…

 

Dolayısıyla bu kitabı da arıyor Mihalıççık Belediye standında gözler…

 

Birkaç kişi yazdı, sonra araştırdım hakikaten yokmuş! İlginç…

 

'Gel Dosta Gidelim Gönül' kitap yazarlarından dostumuz Rıdvan Aras Bey kendi sosyal medya hesabından da serzenişte bulunmuş bir nevi, haklı olarak!

 

Harfine bile dokunmadan sizlere aktarıyorum..

 

RIDVAN ARAS DİYOR Kİ!

 

İstanbul'daki, halen sürmekte olan Eskişehir günlerindeki Mihalıççık standına giden çok sayıda dostum, özellikle Yunusemre ile ilgili çok sayıda kitap bulunduğunu, ancak Çağhan Sarı ile birlikte hazırladığımız ödüllü Gel Dosta Gidelim Gönül kitabı ile geçen yıl yayınladığım Mihalıççık ve Köyleri kitaplarının bunlar arasında bulunmadığını ilettiler.

 

Yanlış anlaşılma olmaması için bir açıklama yapmam gereği hâsıl olmuştur.

 

Şöyle ki:

 

Her iki kitap da Mihalıççık Belediyesi'nin bilgisi dâhilinde olup, Mihalıççık kitabının bir firma aracılığıyla Belediye tarafından alındığını da bilmekteyim. Benden herhangi bir talepleri de olmamıştır. Stantta olmaması tamamen Belediyenin kendi tercihidir. Ben yahut Çağhan Sarı ile bir ilgisi yoktur. Zaten stant Mihalıççık Belediyesi'nindir.

 

Biz vazifemizi yaptık; yazdık, yayınladık. Sonrası kurumların ve okuyucuların ilgisine kalmış olup, bu süreçle ilgili bir müdahalemiz söz konusu olmaz, doğru da olmayacağı malumunuzdur.

 

Soran, talep eden ve durumu ileten kişilerin varlığı bizi mutlu etmiştir. Teşekkürler.

 

GELİN ŞİMDİ YORUMLARA BAKALIM…

 

Senol Sahin;

Yakışır, ödül almış bir kitap tabii ki istenmez .. Ben yaptım oldu işler böyledir!

 

Alev Ataol Tüney;

Üzücü. 😔

Yalnızca size değil, yöre halkına karşı da saygısızlık olmuş.

 

Celal Atal;

Belediye artık bir açıklamada bulunur, neden iki kitabın stadta olmaması ile ilgili merakla bekliyecem.

Ahmet Tiryaki;

Mihalıççık belediyesinin tek yaptığı, Yunusu uyandırmaya çalışmak, Kitapdan neden uzak duruyorlar ki?

 

 

Yüksel Tunçbilek;

Vardır bir dertleri

 

Celal Öngel;

Mihalıççık Belediye Başkanı Sayın Haydar Çorum Mihalıççık, Beylikova, Sivrihisar sınırlarının kesiştiği Eskişehir -Ankara arasındaki tek orman olanı olan DUMLUCA dağı ormanlarını katledecek Demir- Nikel maden projesine dava açtığımızda kendisinden de… Nikel maden projesine dava açtığımızda kendisinden destek istedik Bize destek veremeyeceğini söyledi.

Biz söz konusu davayı kazandik DUMLUCA ormanları en azinda şimdilik kurtuldu .

Tüm Eskişehir demokratik kamuoyunun desteklediği mücadelemizi Mihalliccik belediye başkanı Haydar Çorum desteklemesi

O günlerde Eskişehir basınında bu konu yer almisti

 

"ARİF ANBAR' in 12 ekim 2019 da

ANADALU gazetesindeki yazısından;

Haydar Çorum’a eleştiri

Geçtiğimiz günlerde, Mihalıççık Belediye Başkanı DSP’li Haydar Çorum’u, ES TV ekranlarında ağırlamıştık. Çorum, konuşmasının bir bölümünde, Beylikova, Sivrihisar ve Mihalıççık’ta yer alan maden alanının genişletilmesi kararını olumlu bulmuştu.

*

Tabii Eskişehir’in büyük bölümünün tepki gösterdiği bu karara Çorum’un gösterdiği olumlu tavır, şaşkınlıkla karşılandı.

*

Hatta Süleymaniye Mahallesi Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Celal Öngel, tepkisini kağıda döktü. Üç muhtarla beraber maden sahası genişletme kararının iptali için mahkemeye başvuran Başkan Öngel, Haydar Çorum’un tavrına ilişkin MIH sütunlarına şu açıklamayı yaptı:

*

ÇED RAPORUNU ONAYLIYOR

“Sayın Haydar Çorum, üç ilçeyi ve beş köyü ilgilendiren Adahisar, Dumluca, Kıcılcaören, Süleymaniye, Yalınlı mahallelerinin yaşam alanlarını doğrudan ilgilendiren demir nikel kırma eleme tesisi ve krom, manyezit kapasite artışıyla ilgili bir şirkete verilen olumlu ÇED raporunu olumlu kabul ediyor.

PORSUK TEHLİKEDE

31 bin hektarlık ormanlık alanı kapsayan proje gerçekleşirse 187 bin ağaç kesilecek deniyor, ancak en az bunun beş katı ağaç katliamı olacak. Adı geçen mahallelerin suyu ve tarım alanları yok olacak. Porsuk tehlikeye maruz kalacak, kirlenecek.

ÜRETİM DURACAK

Mihalıççık Orman Müdürlüğü tarafından kurulan bal ormanı katledilecek. Tarihi Yalınlı Hamamı adıyla bilinen jeotermal su kaynağımız yok olacak. Süleymaniye Köyü, Beylikova’nın Çukurova’sı; meyve ve sebze ürünlerinin en kaliteli yetiştiği bir mahalle, meyve sebze üretimi büyük tehlike altında girecek.

HALKIN ÇIKARLARI YOK SAYILIYOR

Bütün bu madencilik faaliyetinde devletin payının yüzde 2 olacağı söyleniyor. Üretilen cevher Yunus Emre İstasyonundan limanlara ve oradan yurtdışına işlenmeden satılacak deniyor. Peki, bunun neresinde kamu yararı var? Sayın Haydar Çorum’un ilçesi, maden bakımından zengin bir bölge. 500 yıllık ocaklar var deniyor. Öyle de, cevheri ham satmak Mihalıççık’a yaramamış; ne göç durmuş, ne ilçe kalkınmış. Tonu 220 dolara dünyanın en kaliteli krom cevherini yurt dışına satıp, tonu 7 bin dolara krom metali alarak sömürge haline düşüyoruz. Aynı durumun yeni bir projeyle Adahisar, Dumluca, Kızılcaören, Süleymaniye ve Yalınlı maden sahasında devamını istemek, halkın çıkarlarını yok saymaktır.

SOL İLKELERLE BAĞDAŞMIYOR

Eğer maden kanunu gerekçe gösteriliyorsa, başkan ve partisi, sömürge ülkelerin durumuyla benzeşen madencilik kanununun değişmesi için çalışmalıdır. Başkan yöre halkının yanında durmalıdır, iştahla doğa katliamı yapmayı bekleyen maden şirketinin yanında olmamalıdır. Başkanın söyledikleri ‘sol ilkelerle’ uyuşmamakta, ‘halkçılık’ ile örtüşmemektedir. Daha çok ‘bırakınız yapsınlar bırakınız geçsinler’ diyen uluslararası sermayenin istediği söylemlerdir. Sayın başkanı bölge halkının çıkarlarına uygun, doğa dostu tavır almaya davet ediyorum"

Herşey not edilir

 

 

Hilmi Yıldırım;

Mevlana Celaleddin Rumi

" ya olduğun gibi görün, yada göründüğün gibi ol" sözünü hatırlatarak,

Gece, gündüz ayrım yapılıyor diye eleştiride bulunanlar. hak, hukuk,adalet savunucusu olanlar. Kendinden olanlara maddi manevi desteği esirgemeyenlerin böyle bir ayrımcılığı yapmaları beni şaşırtmadı.

384 kitap içinde birinci seçilerek ödül alan bir eserin o statta olmamasına vesile olanların gerçek yüzlerini ağır ağır sergilemeleride beni şaşırtmadı

 

Selahattin Yildizlar;

Tebrikler

 

Ahmet Tiryaki;

Ahmet Tokur Abi Maalesef Cevap verebilecek belediye görevlisi yok üç beş kuruşluk tellalların sesini duyarız.

 

Osman Kartal;

Benim Mihalıççık'ımızı ve köylerimizi ve zengin kültürümüzü anlatan şiirlerin olduğu benim yazdığım "Aşk ve Başak" ile "Zamanın Buğusundan" kitaplarım da yok. Halbuki Bld.Bşk.nı Haydar Çorum Beye göndermiştim.

 

 

Rıdvan Aras;

Osman Kartal Bir malıc geleneği diyelim: Malıc evlatlarına sahip çıkmaz 😊 Hep öyle söylenirdi, sanırım doğru.

 

Ümit Güven;

Hiç uygun olmamış.

Rıdvan Aras güzel bir hizmetin gözardı edilmesi hiç uygun olmamış onu belirtmek istedim sen bizim gönlümüzdesin kardeşim

 

Rıdvan Aras;

Ümit Güven Benim bu hususta konuşmam doğru olmaz. Tercih diye bakarım. Değerlendirecek olan maliclilardir. Ben istemedim diye anlaşılmasın düşüncesiyle yazdım.

 

Mehmet Kesdal;

 

Eskişehir tanıtım günleri etkinliği münasebetiyle Yenikapı fuar alanına gittik. Belediyelerimizin ve Eskişehirli üreticilerin ilgisizliği bizi şaşkına çevirdi. Standlar tamamen boştu. Diğer illerin etkinliklerinde iğne atsan yere düşmüyor ama gel gelelim ilk defa yapılan ilimizin etkinliği tam bi'fiyaskoydu bana göre. Karakedi bozasını, Pino'yu, Lületaşını ve onlarca yerel markayı görmek isterdik ama bulamadık. Yâ " Kalabak Suyu " da mı olmaz?! İnanılır gibi değildi.

 

Ahmet Tokur;

Yazdıklarınız doğru belediye cevap vermeli’ demiş… Ve bence işin özetini yapmış… Cevap konusunda hiç ama hiç umudum yok, çünkü Sayın Başkanın böyle bir idmanı yok!

 

ELEŞTRİ(YORUM)

 

Çok değil, minnak bir eleştiri de ben yapmak isterim /abilerine şikayet ediyorlar yoksa J

 

Eskişehir Dernekler Federasyonu tarafından Eskişehir Valiliği ve Eskişehir İl Kültür Müdürlüğü katkılarıyla ‘Eskişehir Tanıtım Günleri’nde birçok stant gördüm… ETO, dernekler, belediyeler vb.

 

Bir stant var ki ibretlik!

 

Genelde tanıtımlarda sadece marka, kurum isimleri vs. mevcut…

 

Dedik ya bir stant bir isim var ki ibretlik!

Kişioğlu ismini öyle bir yazmış ki İstanbul Yenikapı Etkinlik Fuar Alanı kapısında  görünüyor…

 

Hatta BİZİM YUNUS isminden bile BÜYÜK!

Keşke büyüklük yazıyla olsa!

 

İnanmıyorsanız lütfen yayınlara, video ve dahi fotoğraflara bakın!

 

 

YORUM(lu)YORUM…

 

Ezcümle;

 

Kutsal velakin zor meslektir Gazetecilik…

 

Yazılı olan olmayan birçok kurala uymayı gerektirir…

 

Sadece eli kalem tutmak yetmez, yetse keşke!

 

Kamu yaranına yazmalıdır… Duyulmayanı duymalı, görülemeyeni görmeli, dil olup söylemelidir… Öyle yapış yapış nabza göre şerbet vermemeli, kalemini satmamalı, onurunu korumalıdır…  

 

Biliyorum ki troller bilip bilmeden farklı yorum yapacaklar, olsun!

Peşinen cevabım ‘Cüceler dev, ayaklar baş olmuşsa cüceyle boy, devle güç yarışına girmek senin neyine!’ der geçerim..

 

Gazeteci, köşe yazarı toplumun özü, sözü, gözü, kulağı, dili olmalıdır…’ dedik ya.

 

Biz kişi için değil, Allah cc ın rızası, büyük Türk Milletinin menfaati için yazarız.

 

‘Hayatta hiçbir zaman yalpalamayacaksın, düşüncelerinde bir ileri bir geri adımlar atmayacaksın, her dönemin adamı değil, her dönem adam olacaksın.’ İmza; Rauf Denktaş.

Ves’selam…





Bir Yorum Yazın
Bu habere yorumlar

Diğer Yazıları

Copyright © 2024