Bu minvalde;
İnsanoğlu başkalarına karşı üstünlük taslamaya ve dahi övünmeye sevk eden her mal, mülk, makam, mevkii, şan, şöhret, sahibi için bir afet olduğunu unutmamalı...
Dünya ve dünya malını sevmenin, insanı cimriliğe sürüklediğini hatırlamalı...
Görüyoruz ki farz olan zekatını vermeye imtina eden 'Malım tükenir, fakir olurum' korkusu ve dahi endişesi ile hayatını zehir etmeye adamış! canlar var şu fani dünyada...
Görüyoruz ki günümüz insanını müthiş bir makam, mevkii, şan, şöhret, para, pul hırsı bürümüş...
Dehşet derecede, korkunç bir doyumsuzluk duygusu kaplamış bazılarımızı...
Ve yine görüyoruz ki hep çokluk derdi, hep büyüme endişesi sarmış her yanı...
Küçülme korkusuyla, aç/açıkta kalma korkusuyla yaşıyor /adına yaşamak denirse insanoğlu...
Allah cc aşkına bakın etrafınıza;
Pek çoğumuz ve dahi etrafımızdaki pek çok insanın normal şartlarda yedi düvele /sülalesine yetecek kadar malı, mülkü var...
Birçoğu yemiş eriği, torununun dişi kamaşır vaziette yüklenmiş dünya yükünü sırtına...
Geçtik yiyecek, içeceği hala futursuzca dünya, makam, mevkii, şan, şöhret hırsı içinde boğulup gidiyor farkında değil...
Etrafımda /etrafımızda pek fazla!