Gelecekte Hibrit Sinema Anlayışı Doğacak: İnsan Duygusunun Gücü Devam Edecek - Eskişehir Haber

Eskişehir Sinema

Gelecekte Hibrit Sinema Anlayışı Doğacak: İnsan Duygusunun Gücü Devam Edecek

Gelecekte Hibrit Sinema Anlayışı Doğacak: İnsan Duygusunun Gücü Devam Edecek
Yayınlama: 14 Kasım 2025 Cuma
A+
A-

Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Denizcan Kabaş, 14 Kasım Dünya Sinema Günü dolayısıyla yaptığı değerlendirmede, dijital çağın sinemayı kökten dönüştürdüğünü, ancak insan yaratıcılığının ve duygusal anlatımın her zaman var olacağını belirtti.

Dr. Kabaş, sinemanın artık sadece perdede değil, sanal gerçeklikten yapay zekâ destekli deneyimlere kadar geniş bir "dijital hafıza alanına" dönüştüğüne dikkat çekti.

1. Dijital Çağın Dönüşümü ve Yeni Sinema Ritüeli

Dr. Kabaş, sinemanın geçirdiği büyük dönüşümü ve bunun izleme alışkanlıkları üzerindeki etkilerini şöyle açıkladı:

  • Ritüelden Bireysel Ekrana: Eskiden sinema, fiziksel olarak bir araya gelinen, ortak duyguların paylaşıldığı bir ritüeldi. Bugün ise bireysel ekranlara, kısalan dikkat sürelerine ve hızlı tüketim çerçevesine sıkışıyor.

  • Yeni Anlatım Biçimleri: Hikâyeler artık perdenin yanı sıra sosyal medyada, sanal gerçeklikte ve yapay zekâ destekli deneyimlerde var olabiliyor. Film yapımcıları, sadece kamera arkasında değil, kodun ve verinin içinde de yeni bir anlatım dili kuruyor.

  • Pandemi Etkisi: Pandemi, sinema salonları için dönüm noktası oldu. Salonların ekonomik karşılığının artması ve AVM'lere taşınmasıyla film izleme, tüketim çerçevesine sıkıştı. Ancak kült yapımların yeniden gösterimi ve söyleşilerle bu bağ yeniden kurulmaya çalışılıyor.

2. Dijital Platformlar: Erişilebilirlik ve Hızlı Tüketim

Dijital platformların (Netflix, Amazon Prime, vb.) sinema kültürünü kökten dönüştürdüğünü belirten Kabaş, bunun iki yönlü bir etkisi olduğunu ifade etti:

  • Olumlu Yön: Erişimin, çeşitliliğin ve küresel görünürlüğün artması.

  • Olumsuz Yön: İzleyicinin filmi bir etkinlik olarak değil, sosyal medya içeriği gibi hızlıca tüketilen bir "akış" olarak deneyimlemesi. Algoritmaların kişiselleştirilmiş içerik sunması, sinemasal derinleşmeyi zayıflatıyor.

3. Yapay Zekânın Yükselişi ve Hibrit Sinema

Yapay zekânın (YZ) senaryo yazımından kurgu ve görsel efektlere kadar birçok aşamada sinema üretimine dâhil olduğunu belirten Kabaş, bu durumun etik riskler taşıdığını vurguladı:

  • Teknoloji vs. Duygu: YZ, hikâyenin yapısını taklit edebilir veya istenilen duygusal tepkileri yaratacak sahneler üretebilir. Ancak sinemanın anlamını güçlendiren insanın duygusal sezgisi ve yaratıcı hatalarıdır.

  • Gelecek Vizyonu: Kabaş, gelecekte yapay zekâ ile insan yaratıcılığının iç içe geçtiği "hibrit bir sinema anlayışının" doğabileceğini öngördü.

  • İnsan Unsuru: Yapay zekâ sinemayı dönüştürse de, duyguyu algoritmayla değil insanla inşa eden filmlerin her zaman bir biçimde var olacağını kaydetti.

4. Etik ve Hukuki Tartışmalar

Deepfake ve dijital oyuncu kullanımının etik ve hukuki açıdan ciddi tartışmalar yarattığına dikkat çekildi:

  • Temsiliyet ve Rıza: İzinsiz yüz kullanımı ve dijital oyuncu canlandırılması, temsil ve rıza kavramları üzerine yeniden düşünmeyi gerektiriyor.

  • Sanatsal Bütünlük: Suistimal edildiğinde, sanatın temel unsuru olan "insanlık hâli" zarar görüyor. Kabaş, teknolojiyi kullanan niyetin de tartışılması gerektiğini ve sinemada etik çizginin korunmasının sanatsal güveni de korumak anlamına geldiğini belirtti.

Sonuç olarak Dr. Kabaş, sinemayı yaşatan şeyin, teknolojinin değil, insanın beyazperdeye yansıyan büyülü anlatımı olduğunu ifade etti.



Gönderen: haber



Bir Yorum Yazın
Bu habere yorumlar
Copyright © 2024