Türk Demir-Çelik Sektörü Tehlike Altında: Üreticilerden "Anti-Damping" Uyarısı

Demir-Çelik Üreticileri Uyarıyor: Anti-Damping Gelmezse Türk Sanayisi Kaybeder
Türk demir-çelik sektörü, Çin, Rusya ve Uzak Doğu ülkelerinden gelen dampingli ürünler nedeniyle ağır bir haksız rekabetle karşı karşıya. Sektör temsilcileri, bu durumun yerli üretimi durma noktasına getirdiğini ve acil önlem alınmadığı takdirde telafisi mümkün olmayan zararların ortaya çıkacağını belirtiyor.
Haksız Rekabetin Nedenleri ve Etkileri
Sektör temsilcileri, Uzak Doğu ülkelerinde demir-çelik üretiminin devlet sübvansiyonları, kirli üretim yöntemleri ve düşük maliyetli enerji kullanımıyla yapıldığına dikkat çekiyor. Bu destekler sayesinde, ürünler maliyetinin altında fiyatlarla Türkiye pazarına girebiliyor.
-
Atıl Kapasite: Demir Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Veysel Yayan, Türkiye'nin 60 milyon ton seviyesindeki üretim kapasitesinin büyük oranda atıl kaldığını belirtti. Yayan'a göre, Çin'den yapılan ithalat son 5 yılda 10 kat arttı.
-
Kalite Sorunları: İthal edilen ürünlerin kalite sürekliliği ve standartlara uygunluğu konusunda sorunlar yaşanırken, Türk çelik ürünlerinin uluslararası standartlara uygunluğu ve kalitesiyle küresel pazarda tercih edildiği vurgulandı.
-
Sürdürülebilirlik Tehlikesi: Çolakoğlu Metalurji A.Ş. Genel Müdürü Uğur Dalbeler, sektördeki kapasite kullanım oranının %60'ın altına düştüğünü ve bu durumun iyileştirici yatırımları imkansız hale getirdiğini ifade etti.
Anti-Damping ve Diğer Öneriler
Demir-çelik üreticileri, Türk sanayisini korumak için acil olarak anti-damping vergilerinin getirilmesini talep ediyor. Ancak bu önlemin tek başına yeterli olmayacağı da belirtiliyor.
-
Ticaret Politikaları: Kibar Holding İcra Kurulu Başkanı Haluk Kayabaşı, menşe denetimlerinin etkin yapılması ve kamu alımlarında yerli ürünlerin tercih edilmesi gerektiğini söyledi. Kayabaşı, dünya genelinde korumacı politikaların arttığını ve Türkiye'nin de kendi üretim gücünü koruması gerektiğini vurguladı.
-
Stratejik Güvenlik: Kayabaşı, paslanmaz çelik üretiminin sadece ekonomik bir faaliyet değil, aynı zamanda savunma sanayii ve diğer kritik sektörler için stratejik bir güvenlik meselesi olduğunu belirtti.
-
Finansman Desteği: Üreticilerin yüksek finansman maliyetleriyle mücadele edebilmesi için uygun kredi ve teşvik mekanizmalarının sağlanması gerektiği de gündeme getirilen önemli bir talep oldu.
Sektör temsilcileri, alınacak tedbirlerin sadece demir-çelik sektörünü değil, aynı zamanda otomotiv, beyaz eşya ve inşaat gibi çeliğe bağımlı tüm imalat sanayilerini koruyacağını ve Türkiye'nin bölgesel üretim üssü olma konumunu güçlendireceğini ifade etti.
Gönderen: journal