Taş Tepeler'de "Ölüm Yüzü" Heykeli Bilim Dünyasını Heyecanlandırdı: Neolitik Sırlar Açığa Çıkıyor!
Cumhuriyet tarihinin en büyük arkeoloji projelerinden biri olan Taş Tepeler'de, Neolitik Dönem'e (yaklaşık 12.000 yıl öncesine) ışık tutan 30 yeni buluntu keşfedildi. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Şanlıurfa Karahantepe'de düzenlenen bilgilendirme toplantısında, özellikle ölüm ritüellerine dair benzersiz bir keşfi duyurdu.
Benzersiz Keşif: Ağzı Dikili "Ölüm Yüzü" Heykeli
Bakan Ersoy, bilim dünyasını heyecanlandıran en önemli bulguları paylaştı:
-
"Ölüm Yüzü" Heykeli: Sayburç kazılarında ortaya çıkarılan heykel, ağzı dikili şekilde tasvir edilmiş yüz ifadesiyle ölü bir bireyi çağrıştırıyor. Ersoy, eserin ölüm ritüelleri ve sembolik anlatım açısından benzersiz bir keşif olduğunu vurguladı.
-
Göbeklitepe Heykeli: Göbeklitepe D Yapısı'nın duvarı içine adak olarak yerleştirildiği düşünülen bir insan heykeli bulundu. Bu eser, Neolitik Dönem heykeltıraşlık üslubunun estetik bir örneğini sunuyor.
-
Sefertepe Kabartmaları: Sefertepe'de yüksek ve alçak kabartma tekniğiyle işlenmiş iki ayrı insan yüzü kabartması keşfedildi. Bunlar, Göbeklitepe ve Karahantepe'deki üsluplardan farklı bir estetiğe sahip.
-
Çift Yüzlü Motif: Sefertepe'de ayrıca çift yüzlü insan motifi işlenmiş siyah serpantin boncuk bulundu, bu da bölgenin sembolik dünyasına ışık tutuyor.
Taş Tepeler: Dünyanın Neolitik Başkenti Olma Yolunda
Bakan Ersoy, bölgeden elde edilen bulguların 12 bin yıl önce Anadolu'da yoğun nüfuslu ve farklı yerleşimlerin bulunduğunu açıkça ortaya koyduğunu belirtti. Konutlar, kamusal yapılar, gömütler ve besin hazırlama alanlarının tespiti, günlük yaşam ile manevi değerlerin iç içe geçtiğini gösteriyor.
-
Ersoy, bu kapsamlı çalışmaların Taş Tepeler bölgesini "dünyanın Neolitik başkenti" olarak tescillendireceğine inandıklarını dile getirdi.
-
Projenin, insanlık tarihine dair tüm kabulleri değiştiren bir bilimsel sürece dönüştüğünü ve tahminlerin ötesinde bir ufka kapı araladığını vurguladı.
Proje Ağı ve Uluslararası Güç Birliği
Taş Tepeler projesi, geniş ve çok yönlü bir bilimsel ağa dönüşmüş durumda:
-
Kazı Noktaları: Proje, son olarak Japon Altes Prenses Mikasa’nın katılımıyla başlanan Ayanlar Höyük dahil olmak üzere, Göbeklitepe ve Karahantepe'nin de bulunduğu 12 ayrı kazı noktasında eş zamanlı olarak yürütülüyor.
-
Akademik Katılım: Proje, 15'i Türk, 21'i yabancı olmak üzere toplam 36 akademik kurumun katılımıyla gerçekleştiriliyor. 2025 yılı itibarıyla projede görev alan bilim insanı ve öğrenci sayısı 219 kişiye ulaştı.
Koruma ve Tanıtım Çalışmaları Hız Kesmiyor
Bakanlık, arkeolojik kazıların yanı sıra koruma ve altyapı çalışmalarına da hız verdi:
-
Restorasyon: Geçen yıl Göbeklitepe Aslanlı Yapı, bu yıl ise C Yapısı'nın koruma-restorasyon çalışmaları tamamlandı.
-
Yeni Merkezler: Göbeklitepe'de yeni karşılama merkezi ile Karahantepe'de araştırma merkezi ve kazı evi inşasında son aşamaya gelindi.
-
Küresel Sergiler:
-
2024-2025'te Roma Kolezyumu'ndaki "Göbeklitepe" sergisi 6 milyon ziyaretçiye ulaştı.
-
2026 Şubat-Temmuz aylarında Berlin James-Simon Galeri'de "Toplumun Keşfi: 12.000 Yıl Önce Göbeklitepe ve Taş Tepelerde Yaşam" başlıklı yeni bir sergi açılacak.
-
2026 sonbaharında Birleşik Krallık'ta (City of London) ve 2027 sonbaharında Japonya Tokyo Ulusal Müzesi'nde sergiler düzenlenmesi için görüşmeler sürüyor.
|