kaldırılırsa bütün memleketi işinde gücünde, asla zinaya bulaşmayan , ensest ilişkileri asla olmayan , çocuklarını seven , tandıra atmayan , güzel ebeveynler zannedeceğiz. bu programlar iyiki var ki rüşvet verilerek susturulmuş , adliyenin tozlu depolarına kaldırılmış olayları gün yüzüne çikarıyor iyiki de yapïyor. kendimizi kandırmıyoruz en azından, acı da olsa gerçekleri görüyoruz.
devamını gör...

hayat sana bir ders veriyor. ders sen öğrenene kadar devam edecek. ne zaman ki dersi geçersen hayat oyununda kazanabilirsin.
devamını gör...

çocuk gibi küsmek. *
devamını gör...

ev evi yapma aşamasına geldik nerdeyse,
(ev yapımı ev :)

artık paylaşım yapmaktan ziyade, başka bir gezegene ışınlanmayı bile becermiş olabilirler kanımca...

edit : bu salgın bir yıl daha sürerse, hepimiz ermiş olacağız, şahsen benim düşünmek ve okumak zorunda kalmadığım çok az meselem kaldı,

edit 2 : yalnız karantina baya sıktı, yok yok gerçekten sıktı.. feci halde sıktı artık...
devamını gör...

(bkz: yine seks hikayesi mi yazıyorsun feridun abi) .
devamını gör...

sevmediğim ve umrumda olmayan kişilerin ne yaptığını anlatması.başkası olsa derisini yüzerim ama anne olunca akan sular duruyor.
devamını gör...

gezi parkı eylemlerinde gerçekten doğru mu bilmiyorum ama bir tomayı ele geçirdiği anlatılan çarşı grubuna mensup kişidir.

(bkz: allahını seven defansa gelsin)
devamını gör...

(bkz: hakan günday) bunun cevabını çok önce vermiştir aslında.

" seni anlıyorum demek büyük bir yalandır. kocaman bir yalan. kimse kimseyi anlayamaz ve tanıyamaz dünyada... var olan en sağlam zırh insan vücududur. içindekileri en iyi saklayan kasa odur."
devamını gör...

kişilerden ve duygulardan kaynaklı bir istek olabilir. istediğimiz kadar mekansal olarak kaçalım lakin kişi kendinden kaçamıyor maalesef.
devamını gör...

şimdi ben aşağıdaki naçizane tespitimle islamı kötülemiş mi oluyorum. bazıları din konusunda çok hassas olan ve hep mağduruz diyen kimseler için. buyurun : kimsenin kutsalına elbette dokunulmamalı. ama inanç hürriyeti de başkasının özgürlüğünün başladığı yerde biter. türban bürokratik anlamda bir dönem sorun olmuştur. ama bugün bu sorun yoktur. şimdi halk arasında bir türbanlı kadının tepki çektiğini görmedim ben. ama bir metalcinin yarı siyah - beyaz saçlarına tepki gösteren gördüm. oruç tutanların dayak yediğini görmedim, ama ramazanda sokakta simit yediği için dayak yiyeni gördüm. ( saygıysa mevzu, o karşıdakinin sorunudur. senin oruç tutmak adına aç-susuz kalma hakkın, kimsenin sokakta birşeyler yiyip içme hakkından üstün değildir. karşılıklıdır ) iki eşli olup tepki çekmeyen çok insan gördüm. ama cinsel tercihini korkudan açıklayamayan (bkz ltbg) kadın, erkeklerde tanıyorum. ve toplumda bırakın saygıyı linç tehdidi altındalar. sokakta, bırakın türbanlıyı, kara çarşaflıların bile tepki çektiğini görmedim. saygi duyuluyor. ama bir mini bile değil sadece dizüstü etekli yada hafif dekolteli bir kadına defalarca laf atıldığını çok gördüm. birisi çıkıp beş vakit ezan duymak istemiyorum rahatsız oluyorum hakkım dese, linç edilir ,yada çoğu yerde, mahallesine bir kilise açılıp çan çalınsa, o kiliseyi yakmaya kalkacak birçok insan var. biliyoruz hepimiz. ( hristiyan ülkelerde çan sesinden kimse rahatsız değil diyen için. orada ezan da okunuyor. saygı meselesi ve diyanet gibi kurumlar yok ) şimdi hak ve saygı içeren durumlar mı bunlar ?. ayrıca ; diyanetin bütçesi, milli eğitim dahil neden 5 bakanlıktan fazla, lüks makam araçları, israfları vs.. haddi hesabı yok. bu ülkenin % 20 sinden fazla olan bektaşi yurttaşların cemevleri neden camiler gibi inadethane statüsünde değil. hak mı bu ?. oysa adigeçen kurum onlarında vergilerinden pay alıyor. şimdi kim yada kimler mağdur acaba.
devamını gör...

bilgi sızdırmak amaçlı değil bizden olmaya gelmişlerse ‘merhaba’ demek isterim .
devamını gör...

kitap dediğimiz nesne derya denizdir.
zibilyon tane bölüme ayrılıyor. roman okurken sıkılıyorsanız gidin sosyoloji kitapları okuyun. sosyoloji sarmıyorsa ansiklopedi okuyun.
kendinizi huzurlu bulduğunuz, okurken zevkten dört köşe olacağınız kitaplara yönelin. yeni fikirler ve bilgiler edindiğinizde alacağınız haz çoğu şeyde olmayacak. ondan sonra zaten okuyamama gibi bir problemin kalacağını hiç sanmıyorum.
devamını gör...

yünü veya pamuğu tokmak gibi araçla kabartmayı meslek edinmiş kişi.
devamını gör...

alınan koku insanı hızlıca duyumlara götürdüğünden, kişide birçok duygu geçişine sebebiyet veren hafıza.

yukarıda cenk'in arka bahçesi'nin de dediği gibi; bazı kokular insanı rahatlatırken, aynı koku bir başka kişiyi korkutabilir, üzülebilir, kızdırabilir. genetik olarak da gelebilir, mümkündür. daha önce burada korku koşullanması deneyi ile de bahsetmiştim aynı durumdan. başlığına gitmeye üşenenler için ucundan özetleyeyim;
••
denek faresine bir şey koklatılıyor ve koklatılır koklatılmaz ayağına elektrik veriliyor. aynı şey defalarca kez tekrarlanıyor, bir süre sonra farenin elektrik verilmediği zaman da o kokuyu alınca elektriğe uğramış gibi tepki verdiği gözlemleniyor. daha sonra fare başka bir laboratuvardan getirilen fareyle çiftleştiriyor. doğan yavrulara aynı koku koklatılıyor; yavruların çoğu kokuya karşı korkmuş bir tepki veriyor.
••
böylece kokulara verilen tepkinin genetik olarak da insan beynine yerleşebileceği görülüyor.

koku hafızasının sanırım en kötü yanı, hatta bana göre tek kötü yani bu. duyguları tetiklemesi. üstüne o kokunun nereden gelip de hafızanıza yerleştiği bilemeyince iş daha da çıldırmalık oluyor. *
devamını gör...

ünlü fransız yönetmen françois truffaut ortaya atılan teoridir.
bu teoriye göre; filmlerin iyi veya kötü olarak nitelendirilemeyeceği, iyi veya kötü yönetmenler olarak kıyas yapılabileceği savunulmuştur.
yönetmeni yücelten bir bakış açısıdır.


bu teori yönetmenleri ressamlara film ekibini de bir nevi boyaya benzetmektedir. (wikipedia)


alfred hitchcock: “oyuncuların inek olduğunu söylemedim. benim söylediğim, oyunculara inek muamelesi yapılması gerektiği.”
devamını gör...

kaybetmenin şekline bağlı olarak acıyı katlayan veya azaltan bir durum. eğer ölümden bahsediyorsak, kendince bile ölümü bekleyen insanların ölümüne belki daha kolay alışılıyor ama erken ve ani ölümler hele de intiharın kendini gösterdiği o buz gibi ölümler asla ve asla kolay kabullenilmiyor.
devamını gör...

olum bu ne lan? regl olmayı yasaklayın direk ülkede.
devamını gör...

pamuk dedemi çok özledim. şimdi olsa gider elini öperdim, o da bizim için hazırladığı mendilleri verirdi.
bir de samimiyet dostlar. klişe ama maalesef doğrudur benim için. eskiden koyde gezmedigimiz kapı kalmazdı bir de şu anki halime bak. elimde dondurma, bayram mesajları yazıyorum.
devamını gör...

ciddi bir travma yaşamıştır.

üniformaya karşı değilim, hatta ailesinin maddi durumu iyi olan ve kötü olan öğrencileri aynı kalıba soktuğu için ayakkabı ve çorap da dahil, katı bir üniforma uygulamasının olması gerektiğini düşünüyorum. burada yapılması gereken şey şudur: üniformayı, ayakkabıyı ve çorabı devlet verecek. eğitimde eşitlik ilkesi gereği tüm öğrencilere ücretsiz verecek. bu sayede sorun ortadan kalkacak. zaten günümüzde zengin ailelerin çocukları özel okullara gidiyor, devlet okuluna giden öğrencilerin üniforma masrafları bizi batırmaz. sarayların, makam araçlarının, israfın yapamadığını üniforma mı yapacak?

tabi öğrencilere üniforma, ayakkabı ve çorap verilirken demode ya da zevksiz şeyler de verilmemeli. gençlerin tarzına uygun, şık ve uyumlu tasarımlar seçilmeli. bu devirde kundura ayakkabı giyen çocuk/genç olur mu? sen uygun kombini ver, onlar itiraz etmeden giyer zaten.
devamını gör...

meteorlar uzaydan dünya atmoferine girdiklerinde, genelde sürtünmenin etkisi ile tozlaşarak yok olurlar. ancak bazı kraterler bu sürtünme ile yok olmayacak boyutlarda olabilir. sahip olunan kinetik enerji öylesine büyüktür ki; çok büyük ısı ve şok dalgasına sebep olur.
bu etkiyi anlatmak için atom bombasının etkisi bile referans alınabilir. işte vredefort krateri'nin genişliğine ve derinliğine bakarak ''bir kaç atom bombasının aynı anda patlamasının yarattığı etki'' diye bir benzetme yapılır.
zira oluşan bu enerji, kayaların erimesine, camlaşmasına, byük parçaların sağa sola fırlayarak sağa sola saçılmasına neden olur.
vredefort krateri; tahminen 10 km'lik bir meteordu ve dünyaya düştüğünde 180 ila 300 genişliğinde ölçümler sağlandı, ancak krater 2 milyar önce düştüğünden, bu süre zarfında erozyon, ve aşınmalar nedeniyle tam genişliğini kimse bilmiyor.
2005 yılında, vredefort krateri , unesco dünya mirası alanları listesine girmiştir. yarrabubba kraterinden sonra dünya üzerinde bilinen en eski ikinci kraterdir .

aşağıda nasa'dan aldığım bir uydu görüntüsü mevcut. bu görüntüyle yarattığı etkinin büyüklüğünü anlayabilirsiniz.
dinazorları bu mu yok etti acaba?! tabi ki hayır; onun için (bkz: chicxulub krateri)

''
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel''

kaynak;
earthobservatory.nasa.gov/i...
tr.wikipedia.org/wiki/Vrede...
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim