Temellerini 1950'li yılların başında "ESKİŞEHİR
KONSER VE TİYATRO DERNEĞİ"ni kuran bir grup aydın
gencin attığı, Şehir Tiyatrolarının tarihi; zorluk ve
imkansızlıkların içinde büyük bir gelişim sürecidir.
Faaliyetlerine Şehir Eşrafının Halkevinde müzik dersleri
almış, çeşitli enstrüman kullanan çocukları, ilk yaylı
sazlar oda orkestrasını kurarak başlarlar. Başlarında
Yunus Emre İlkokulu Müdür Yard.Nezir Saygı, Dr. Burhan
Cemalcılar ve Reşit Zeytinoğlu vardır.Topluluk , Asri
Sinemada, dönüşümlü olarak "Klasik Bati Müziği"
ile "Hafif Müzik" konserleri vermeye başladılar.
Tiyatro faaliyetlerinin başında ise Orhan Zeytinler
adında bir bankacı vardır. Halkevlerinde yetişen gençler
ile öğretmenlerinden kurulu bir tiyatro topluluğu Eskişehir
Konsere Tiyatro Derneğine bağlı olarak, kentin (elverişsiz
de olsa) sahnesi bulunan tek okulu olan Yunus Emre İlkokulu
salonunda haftada iki üç akşam halka Repertuar Tiyatrosu
Hizmeti sunarlar.
Ayrıca, her ay İstanbul Şehir Tiyatrolarından bir oyunun
Eskişehir'de sahnelenmesini organize ederler. Bu temsillerde
turne masrafını azaltma için oyuncuların tümü getirilmez.
Başroldekiler hariç, üçüncü ve dördüncü sıra roller
için,kısa bir prova ile Eskişehir'deki topluluğun oyuncuları
kullanılır.
Ancak bu yetersiz koşullar içersinde gençlerin ve halkın
en büyük sıkıntısı, oyunların sergilenmeye elverişli
bir sahnenin olmayışıydı. O sıralarda Şeker Fabrikasının
Müdürü Osman Bozok; Şeker Fabrikası Kampüsüne bir tiyatro
ve konser salonu yaptırarak bu sorunlarını giderir.
Böylece Eskişehir'in kültür ve sanat faaliyetleri hızla
gelişmeye ve ilerlemeye devam eder. İstanbul Şehir Tiyatrosu'nun
yanısıra artık Ankara Devlet Tiyatroları da bu sahnede
gösterim yapmaya başlarlar. Özellikle Ankara Devlet
Konservatuarı Deneme Sahnesi ve son sınıf öğrencileri
olan Yıldız ve Müşfik Kenter kardeşleri,İlyas Avcıları
ve daha sonra ün sahibi olacak pek çok sanatçıyı daha
o tarihlerde Eskişehirli seyirciler alkış yağmuruna
tutmuşlardır.
50'li yılların sonlarında Türk Devrim Ocakları Eskişehir
şubesi Başkanı Yılmaz Büyükerşen bir gençlik tiyatrosunun
oluşumunu başlatır.
."Akademi Tiyatrosu" adı altında Turgut
Özakman'ın "Duvarların Ötesi" adlı eserini
sahneleyen gençler. Onu izleyen Özdemir Nutku'nun övgüleri
karşısında daha da heveslenirler ve Başkan Yılmaz Büyükerşen
ile Muhtar Özkaptan, gürbüz Özgün, Ünhan Taner, Güngör
Onal , Atalay Şener ve İ. Cem Aşkun'dan oluşan Türk
Devrim Ocakları Yönetim Kurulu "TDO Oda Tiyatrosu"nu
kurmak kararını verirler. Genç ekip bir düğün salonunu
dönüşümlü bir sahne olarak kullanmaya başlarken,finansman
sorunlarını çözmek içinse "Harpte ülke için dökülen,
kaybedilen kan, sulhta da ülkenin aydınlanması ve kültürel
kalkınması için niçin verilmesin?" diyerek, kan
bankasına kanlarını satarak bu sorunlarını dünyada eşi
benzeri görülmemiş bir şekilde çözerler ve tarihe "Kanla
Kurulan Tiyatro" olarak geçerler.
İlk oyunlarının galasında yaşanan tatsızlığa rağmen;
ilerlemeye ve gelişmeye devam ederler. Tatil günlerinde
de Eskişehir'in Köylerine, turne düzenleyerek, köy meydanlarında
da oyunlarını sergilemeye başlarlar. Ancak Yılmaz Büyükerşen
ve arkadaşları yakında Akademiden mezun olacaktır ve
ardından askere gitmeleri gerekmektedir ve bu durum
da bin bir güçlükle oluşturulmuş tiyatro için bir tehlikeli
durum açığa çıkarıyordur. Bunu engellemek için gençler
Muhsin Ertuğrul ve Haldun Taner'in desteği ve dönemin
Vali ve Belediye Başkanının onayı ile tiyatronun "Belediye
Şehir Tiyatrosu"na dönüşümünü başlatırlar. Zengin
repertuarı ve kurulan çocuk tiyatrosu birimi ile halka
hizmet veren canlı bir tiyatrosu vardır artık Eskişehir'in.
O yıl Porsuk çayının taşmasıyla sezonun açılışı 27
Mart Dünya Tiyatrolar gününe ertelenir. Ancak talihsizlikle
bununla kalmaz; 1966 yılında Elektrik İşletmesi binasının
zemin katındaki tiyatroda çıkan bir yangın sonucu faaliyetler
yavaşlar. Yapılan onarımlar sonucunda tiyatro sahnesini
kaybederken, Eskişehir Belediye Meclisi bir salon kazanmıştır.
Bu sorunlar Akademi Başkanı Prof. Yılmaz Büyülkerşen'i
yıldırmaz. Yaptığı çalışmalarla Anadolu Üniversitesi'ne
bir Devlet Konservatuarı kazandırırken Eskişehir"~e
de şehir tiyatrolarını yeniden kazandırır. Bu kapsamda
"Yaş Sebze ve Meyve Hali"nin metruk binası
büyük bir değişimle içinde tiyatro sahnesi barındıran
bir gençlik merkezine dönüşür.Burada kurulan sahne de
İstanbul'da şimdi yerinde yeller esen Tepebaşı Tiyatrosu"na
nostaljik bir gönderme ile Eskişehir Büyükşehir Belediyesi'nin
Tepebaşı Sahnesi olarak adlandırılır.Çünkü tiyatro binası
Eskişehir'in Tepebaşı olarak anılan bölgesinde yer almaktaydı.
2000'li yılların sonlarında tiyatronun oyuncu kadrosu,
konservatuar mezunu genç oyuncularla kurulup hızla çalışmalara
başlandı. İlk Genel Sanat Yönetmeni görevini yıllar
sonra Yine Ergin Orbey üstlenir ve bu kez de ilk oyun
Turgut Özakman'ın "Bir Şehnaz Oyun" adlı
müzikli oyunudur. Bunun yanı sıra çocuk tiyatrosu birimi
kurulup çalışmalara hız verildi. Tıpkı kırk yıl önce
olduğu gibi"¦
Bugüne gelince tam beş sahnesi (Turgut Özakman Sahnesi,
Tepebaşı Sahnesi, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Sanat
ve Kültür Sarayı, Ergin Orbey Sahnesi ve Sultandere
Sahnesi) ile geniş yelpazesi ve sürekli genişleyen,
gelişen yapısıyla; her sezonda Eskişehir halkına benzersiz
zerafette eserler sunmaktadır.
SON 10 SEZON:
Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Sayın
Yılmaz BÜYÜKERŞEN'in girişimi ve çabasıyla, 2000 yılında
hazırlıklarına başlanan Eskişehir Büyükşehir Belediyesi
Şehir Tiyatroları, Türkiye'nin 3. ödenekli Şehir tiyatrosu
olarak 27 Mart 2001 tarihinde çalışmalarına başladı.
Şehir Tiyatroları'nın ilk sahnesi, restore edilerek
gençlik merkezine dönüştürülen eski hal binası; Haller
Gençlik Merkezi'nin içinde yer alan "Tepebaşı Sahnesi"ydi.
27 Mart 2001 tarihinde Turgut ÖZAKMAN'ın yazıp, Ergin
ORBEY'in yönettiği "BİR ŞEHNAZ OYUN" adlı
eserle perdelerini açtı. Aynı sezon içinde Cengiz TORAMAN'ın
yazıp, kurum sanatçılarından Devrim Özder AKIN'ın yönettiği
"KUTUP YILDIZI" adlı çocuk oyunuyla küçük
seyircilerinin karşısına çıktı.
2001-2002 sezonunda Bilgesu ERENUS'un "MİSAFİR"
adlı oyunu Ahmet Mümtaz TAYLAN'ın rejisiyle seyircilerle
buluştu. MİSAFİR, 13. Uluslararası İstanbul Tiyatro
Festivali'ne katılarak,büyük beğeni topladı ve 2003
yılında İsmet Küntay Tiyatro Ödülleri, En İyi Reji Ödülü'ne
layık görüldü.
Aynı sezon, NALINLAR adlı oyunu sahneleyen Eskişehir
Şehir Tiyatroları'nın 2. Sahnesi; "Turgut Özakman
Sahnesi", Neil Simon'un "İkinci Caddenin
Mahkumu" adlı oyunuyla açılışını yaptı. Çocuk
seyircileri için Nazım Hikmet'in "Sevdalı Bulut"
adlı masalını sahneye koydu.
2002-2003 tiyatro sezonuna gelindiğinde, genç kadrosuyla
Eskişehir Şehir Tiyatroları, 4 yeni oyunla seyircilerini
ağırladı; "Söz Veriyorum", "Dünkü Çocuk",
"Resimli Osmanlı Tarihi" ve çocuk oyunu,
"Pırtlatan Bal"...
2003-2004 tiyatro sezonunda "Ölüm ve Kız",
"Nerde Kalmıştık", "Siz Ne Dersiniz",
"Hadi Öldürsene Canikom", "Don Kişot'un
Ruhu" gibi renkli ve farklı oyunlarla seyircilerini
ağırlayan Eskişehir Şehir Tiyatroları, yuriçi festivallere
katılıp,çevre illere turneler düzenleyerek sesini daha
geniş kitlelere duyurmayı hedefliyordu.
2004-2005 sezonunda dünya tiyatro edebiyatının önemli
eserlerinden "Vişne Bahçesi"yle "Kültür
ve Sanat Sarayı"nın içinde yer alan 3. sahnesinin
açılışını gerçekleştiren Eskişehir Şehir Tiyatroları,
579 kişilik salonuyla şehrin sosyal hayatındaki yerini
pekiştirdi. Aynı sezon "Küçük Baş Parmak",
"Emrem Yunus", "Ocak", "Gözü
Kara Alaturka" adlı oyunlarla seyirciyle buluşmasını
sürdürdü.2005 yılında "OCAK" adlı oyun İsmet
Küntay Tiyatro ödüllerinde "En İyi Reij"
ve Safiye rolüyle Sanatçılarımızdan Özlem AKDOĞAN ,
"En İyi Kadın Oyuncu" Ödülüne layık görüldü.
2005-2006 sezonunda yeni oyunlarla perdelerini açan
Eskişehir Şehir Tiyatroları, "Dans Eden Eşek",
"Gülme Komşuna", "Kuvayi Milliye",
"Kıyamet Suları", "Bremen Mızıkacıları",
"Karmakarışık", "Kral Aranıyor",
"Ayrılık" gibi keyifli oyunlarıyla seyircilerini
kucaklamayı sürdürdü.Ayrıca bu sezon Eskişehir Şehir
Tiyatroları bünyesinde kurduğu birimlerle farklı çalışmalara
imza attı. Çocuk ve Gençlik Tiyatrosu Birimi 2006 yılında
ilki gerçekleştirilen Uluslararası Çocuk ve Gençlik
Tiyatroları Festivalini düzenledi. Aynı zaman da bu
yıl içinde "Masal Çocukları" projesi kapsamında
" Bremen Mızıkacıları" adlı oyunla küçük
seyircileriyle buluştu.Geleneksel Türk Tiyatrosu Birimi
, "Gülme Komşuna" adlı geleneksel Ortaoyunuyla
seyirci karşısına çıktı.Okuma ve Radyo Tiyatrosu Birimi
dünya tiyatrosunun önemli yazarlarından Sartre'ın "Gizli
Oturum" adlı oyununu sahneledi.
2006-2007 sezonunda geniş ve nitelikli repertuarına
yeni oyunlar ekleyen Eskişehir Şehir Tiyatroları, sezonu
Türk Tiyatrosunun usta yazarı Haldun Taner'in "Gözlerimi
Kaparım Vazifemi Yaparım" adlı oyunla açtı.Hemen
ardından yine bir başka usta yazarın; Molliere'nin,
Dünya Klasikleri arasına girmiş olan oyunu "Tartuffe"
Fransız Yönetmen Jaques Clansy yönetmenliğinde seyircileriyle
buluşturdu. Aynı sezon içinde hızla çalışmalarına devam
eden Eskişehir Şehir Tiyatroları Neil SİMON' un "Büyük
Aşıkların Sonuncusu" ve kurum sanatçılarımızdan
Emre BASALAK'ın yazıp yönettiği "Cuco Bilmiyor"
adlı çocuk oyununu ile seyircisiyle buluşmaya devam
ediyor.
2007-2008 sezonunda repertuarını yenilemeyi sürdüren
Şehir tiyatroları, "Masal Çocukları" projesinin
devamı olan "Tutsak Bülbül" adlı oyunla çocuk
izleyicilerinin karşısına çıktı. Eskişehir Büyükşehir
Belediyesi Şehir Tiyatroları bünyesinde bulunan "Açık
Tiyatro Birimi" Yönetmenliğini Şehir Tiyatroları
sanatçılarından Emir Murat İZCİ'nin yaptığı, Amerikan
Tiyatrosu'nun önemli yazarlarından Edward Albee'nin
yazdığı "Hayvanat Bahçesi" adlı oyunu sahneledi.
Haldun Dormen'in yazıp yönettiği "Kantocu",
Harol Pinter'ın yazdığı, Hakan Çimenser'in yönettiği
"Aldatma", Albert Camus'nun yazdığı, Ahmet
Mümtaz Taylan'ın yönettiği "CALİGULA", Ünsal
Coşar'ın yönettiği Müsahipzade Celal'in "İstanbul
Efendisi", yeni sezonun yeni oyunları olarak seyircisi
ile buluştu. Forum Tiyatrosu biçemini kullanarak şiddetin
kaynaklarını gözden geçirmekte, tanımlamakta ve açığa
vurmakta olan Luciano Iogna'nın yazıp yönettiği "Kozları
Paylaşmak" isimli gençlik oyunu sahnelendi. Çocuk
izleyiciler için sahnelenen Emine Kaygun'un yazdığı,
Haluk Yüce'nin yönettiği "Nilüferin Bebeği"
ve Yine Haluk Yüce'nin yazıp yönettiği "İbiş Adında
Bir İbiş" adlı çocuk oyunları seyircisi ile buluştu.
Repertuarındaki birbirinden renkli oyunları ile 2008-2009
sezonunu açan Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Şehir
Tiyatroları, Georges Feydeau'nun yazdığı Haldun Dormen'in
yönettiği "Bit Yeniği" adlı oyunu sahnelemeye
başladı. Emir Murat İzci'nin yönettiği "Küçük Prens"
adlı çocuk oyunu ve Tennessee Williams'ın yazdığı, Emre
Koyuncuoğlu'nun yönettiği "Sırça Kümes" adlı
oyunun yanı sıra Ariel Dorfman'ın yazdığı "Karanlığın
Ötesinden Gelen Sesler" adlı oyun okumasıÂ Ali
Eyidoğan yönetiminde sahnelenerek sezon içinde seyirci
ile buluşturuldu.
2009-2010 sezonuna beş tiyatro salonu ile başlayan
Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları için
10. sezon ayrı bir önem taşıyordu. Sezona Eskişehir
Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları ile St. Petersburg
Theatre For Younger Generation Tiyatrosunun ortak projesi
olarak gerçekleştirilen "Mankurt" adlı gençlik
oyunu ile başlandı. Hemen arkasından Aziz Nesin'in yazılarından
derlenen Genco Erkal'ın yönetmenliğini üstlendiği "Azizlikler"
oyunu ve Yücel Erten'in yönettiği "Bahar Noktası"
oyunları sahnelendi. Şehir Tiyatroları bir ilki gerçekleştirerek
Halk ozanımız Aşık Veysel'in yaşam öyküsünü tiyatro
sahnesine taşıdı. Proje tasarım ve uygulamasını Kazım
Sinan Demirer ve Tulga Serim'in üstlendiği oyun büyük
beğeni topladı. Şehir Tiyatrosu sanatçılarının, kendi
yönettiği oyunlarının ağırlıklı olarak boy gösterdiği
10. sezonda, Berkay Akın'ın yönettiği "Derin Bir
Soluk Al" adlı oyun, H. Tolga Tümer'in yönettiği
"Açık Aile" adlı oyunlar sahnelendi. Sezon
sonuna doğru sahnelenmeye başlayan Ali Eyidoğan'ın
tasarlayıp yönettiği "Merhaba Gölgem" adlıÂ
çocuk oyunu Eskişehirli minik izleyiciler ile buluşmaya
başladı.
|