Eskişehir gibi su kentlerinin kendilerine özgü su kültürleri
olması son derece olağandır. Hamam geleneği, hamam folkloru
da su kültürünün vazgeçilmez parçalarıdır.
Pek çok yörede olduğu gibi Eskişehir'de de hamamla ilgili
folklorik gelenekler giderek unutulmaktadır.
Eskişehir'in yerli ahalisi için hamamlar yalnızca yıkanmaya,
temizlenmeye yarayan mekanlar değildir. Hamamlar geçmişte
ve kısmen de olsa günümüzde bir sosyal boyut taşırlar.
Kent merkezinde yer alan çok sayıdaki hamam eş, dost
ve akraba hanımların düğün, kırk uçurma ve benzeri gerekçelerle
bir araya geldikleri, kimi zaman müstakbel gelin adaylarının
belirlendiği, beğenildiği sosyal mekanlardır.... Gün
gelir hamamlar, hanımların eğlendikleri, dinlendikleri
bir yer haline geliverir.
Geleneğin yaşanmakta olduğu 1970'lerin sonlarına kadar
sadece düğün ve benzeri gerekçelerle değil; yıkanmak,
temizlenmek için bile hamama gitmek bir tören, bir ritüeldi.
Hamam için günler öncesinden hazırlıklar başlar, ipekli
hamam bohçalarına en az üç parçadan oluşan havlu takımları,
gümüş tas, gümüş kakmalı fildişi taraklar, sedef veya
gümüş kakmalı nalınlar, en güzel kokulu sabunlar konur...
hamamın soyunma bölümünde giyinirken kerevetlerin üzerine
sermek için su bezi denilen yaygılar hazırlanırdı.Daha
eski zamanlarda bavul kullanılmadığından hamama bohça
ile gidilirdi. Bohçalar atlas ve değişik türde ipek
kumaştan yapılır; üstü işlemeli olurdu. En az üç parçadan
oluştuğu belirtilen havlu takımları sarı veya beyaz
sırma işlemeli ya da mahrama adı verilen hesap işli
olurdu. Hamama giderken . çoğu kez evlerde dolmalar,
börekler hazırlanır'veya evin erkekleri öğleye doğru
hamama çarşı fırınların¬da pişirilmiş güveç gönderirlerdi.
Yıkanmaya çıplak gidilmediğinden hamama girerken fıta
veya futa adı verilen ipekten yapılmış peştemallarla
sarınılır, yıkanma çoğu kez bir defileye dönüşürdü.
Eğer ... gelin hamamı gibi bir nedenle hamama gitmek
söz konusu ise düğün evi genellikle en popüler hamamlardan
birini o gün için kiralardı. Hamama yalnızca düğün evi
tarafından çağrılı olanlar giderdi.... hamam takımlarının
en güzelleri böylesi günlerde ortaya çıkartılır, en
gösterişli giysiler o güne saklanırdı. Hamama gelen
kadınlar tüm takılarını takarlardı. Hamama giren ve
hamamdan
çrkan konuklara yiyecekler, içecekler ikram edilirdi.
... Gelin de en gösterişli peştamalıyla hamama girer,
yaşlıların ellerini öper, yaşıtlarıyla kucaklaşır, bekar
olanlarına 'darısı senin de başına' temennisinde bulunurdu.
Gelin ve genç kızlar hamamda kurna başında türküler,
şarkılar söyler ve oynayıp eğlenirlerdi.
Hamama payton (fayton) veya landon adı verilen bir
veya iki atın çektiği mevsime göre açık veya kapalı
arabalarla gidilirdi. Bu arabalar ya hamam önünde bekletilir
veya çıkış saatinde arabacıların yıkananları gelip almaları
tembihlenirdi. Daha sonraki yıllarda faytonların yerini
taksiler aldı; ekonomik duruma bağlı olarak hamamdan
eve taksiyle dönme alışkanlığı hala sürmektedir.
Gelin hamamı dışında bir de lohusa hamamı geleneği vardır.
Doğumun kırkıncı gününü takiben doğum yapan kadın, akrabaları
ve yeni doğmuş çocuk hamama götürülürdü. Loğusa hamamında
cıngıl adı verilen bir ipe dizili anahtar, kilit, delik
para gibi nesneler son yıkanma suyunun içine konur,
nazara karşı koruması için anne ve çocuğun başından
aşağı ..." üç kez "...dökülürdü."
Doğuma ilişkin sağlık hizmetlerinin yaygın olarak yerel
ebeler tarafından verildiği dönemlerde; doğum günü geçen
(doğumu gecikmiş) kadınlara"... ebeler hamama gitmelerini
ve sıcak havuz içinde oturmalarını önerirdi, doğum günü
yaklaştıkça hamama gidilirse doğumun kolay olacağına
inanılırdı. ..."
XX. yüzyılın başlarında (özellikle Sarısungur Suyu kente
ulaştırılmadan önce) yerel hamamların yıkanma dışında
bir diğer fonksiyonu da çamaşırhane olmalarıydı. Birkaç
ailenin bir araya gelmesiyle belli zaman aralıklarında
bir hamam kiralanarak uzun süreli birikmiş çamaşır veya
benzeri eşyaların yıkanma işlemi gerçekleştirilirdi.
Ayrıca söz konusu tarihlerde Yukarı Mahalle Debboy'da,
Akarbaşı'nda, Yediler'de üstü kapalı çamaşırhaneler
bulunmaktaydı.
Bir su kenti olan Eskişehir'de şifalı sıcak su kaynakları
ve hamam¬ların önemi, tarihsel ve kültürel düzeydedir.
Hamam ve sıcak su olgusu türküler, maniler ve deyişlerle
kendini kentin tarihine kazımıştır. Bu kentte yaşayanların
sıcak su tutkusu, "Eskişehir'in kızı anam der ağlar,
hamam der ağlar" deyişiyle ifade edilmiştir.
|