Anestezi
uzun yıllar, ihmal edilmiş ve gerekli ilginin esirgenmiş
olduğu bir dal olmuştur. Son yıllarda, özellikle anestezideki
sağlık teknolojisi gelişmeleri, ister istemez ilginin
yoğunlaşmasına neden olmuştur. Ayrıca, sağlık hizmetini
talep edenlerin bilinçlenmesi anestezinin artık dikkatten
kaçmamasını sağlamıştır.
Günümüzde anestezi, branşlaşmaların olduğu, son derece
yüksek teknolojiye sahip cihazlarla çalışan, oldukça
kapsamlı bir bilim dalı durumundadır.
Konu en değerli varlıklarımız, çocuklar olduğunda anestezinin
önemi farklılık kazanmaktadır. Çocuklara her hangi bir
cerrahi girişim öngörüldüğünde, aile öncelikle anestezinin
neden olabileceği olası komplikasyonlar nedeniyle gerilim
içinde olmaktadır. Bu gerilimin giderilmesinde, anestezistin
operasyon öncesinde aileyle görüşmesinin büyük önemi
vardır. Bu görüşme/tanışma sırasında yeterli güven ortamı
oluşmalıdır.
Anestezide ciddi komplikasyonların oluşması olasılığı
ancak 1/1.000.000-milyonda bir- düzeyindedir. Ancak
doğaldır ki, bu oranlar gerekli teknolojiye sahip uzmanlaşmış
ekiplerle olasıdır.
Aileyle gerekli iletişim kurulduktan sonra, aileyle
birlikte hareket ederek çocuğun yaşamakta olduğu gerilim
giderilmeye çalışılmalıdır.
Her türlü sorununda yanında anne ve babası olan çocuk
hiç tanımadığı, değişik kıyafetler giyen birisiyle tanışmaktadır.
Bu kişi kendisine dokunan ve bir takım girişimler yapmaya
çalışan biridir. Doğal olarak, bu kişiden ve alışık
olmadığı hastane ortamından rahatsız olmakta ve acı
vereceğini düşündüğü girişimlerden endişe duymaktadır.
Bunun sonucunda, çocuk belirgin ankisiyete içine girmektedir.
Bu aşamada anestezist ile çocuk arasında kurulacak ilişki
son derece önemlidir. Operasyon öncesinde görüşme odasında
dizlerinin üzerine çökmüş, elinden geldiğince çocuğa
yakın ve sıcak olmaya çalışan bir anestezist bunu sağlamada
daha şanslı olacaktır.
Cerrahi girişimin uygulanacağı çocuk belki de ilk defa
anne ve babasından ayrılacak ve hiç tanımadığı insanlarla
bilmediği bir ortama gidecektir. Bunun sonucunda, yaşadığı
gerilimi tolere edemeyen ve/veya etmesine yardımcı olunmayan
çocuk ajite olacaktır. Böylesi bir ortamda anne ve babanın
gerilimi misliyle artacaktır.
Anestezist, yüklendiği görevin bir parçası olarak operasyon
öncesi görüşme sırasında psikolojik yaklaşımla çocuk
ve ailesini yatıştırırken, bir takım ilaçları da kullanması
da gerekecektir. Olumsuz bir tavır içinde olan çocuk,
büyük bir olasılıkla bu ilacı almaya direnç gösterecektir.
Bu sakinleştirici ilaçlar;
ağızdan,
kalçadan,
burundan,
makattan verilebilir.
Sakinleştirici ilaçları almış olan çocuk, ilacın etkisinin
başlaması sürecinde anne ve babasıyla yalnız kalacaktır.
Bu dönemde anne ve baba dikkatli olmalıdır. Çocuk mümkün
olduğunca yatakta tutulmalıdır. Çünkü, sakinleştirici
uygulanmış çocuklar hareketlerini kontrol edemezler.
Bu durum, çocuk kontrolsüz bırakıldığında bir takım
zararların gelişmesine neden olabilecektir.
Sakinleşmiş olan çocuk artık anestezi ve cerrahi ekiple
birlikte ameliyat salonundadır.
Operasyon Öncesi Burun Akıntısı Olan Çocuklar-hazırlık
aşamasında
Doğum Anestezisi için lütfen tıklayınız!
|