-Gıda olsun, gıda hükmünde ilaç olsun, bunlardan herhangi
bir şey yemek veya içmek.
-Cima etmek. Her ikisi için keffaret ve kazayı gerektirir.
-Ağıza giren yağmuru kasden yutmak. Hatayla yutulursa
yalnız kaza icab eder. Unutularak yutulursa, oruç bozulmaz.
-Kokmuş olsa bile, çiğ et yemek. Kurtlanmış olursa,
tiksindirici bir hal aldığında yalnız kazayı gerektirir.
Keffaret olmaz.
-İç yağı yemek.
-Kurumuş et yemek.
-Buğday yemek. Yalnız bir buğday tanesi çiğnenir de
ağız içinde eseri kaybolursa, bu orucu bozmaz.
-Ağız dışından bir buğday tanesi yahut bir susam tanesi
alıp yutmak.
-Ermeni kili yemek.
-Yenmesi alışkınlık haline gelmiş bir topraktan yemek.
-Az tuz yemek. Çok tuz yemek kefaret gerektirmez, yalnız
kaza icab ettirir. Çünkü çok tuz, gıda hükmünde olmaz.
-Sevdiği arkadaşının veya zevcesinin tükrüğünü yutmak.
Kendilerinden hoşlanılmayan kimselerin tükrüğünü yutmak
yalnız kazayı gerektirir. Çünkü bunda lezzetlenme yoktur.
-Gıybet ettikten sonra, oruç bozulduğunu zannederek
kasden iftar etmek.
-Kan aldırdıktan sonra, oruç bozulduğunu zannederek
iftar etmek.
-İnzal olmadan yaklaşmada bulunduktan sonra, oruç bozulduğunu
zannederek iftar etmek.
-Şehvetle öpmeden sonra, oruç bozulduğunu zannederek
iftar etmek.
-Bir kimse kusma hali gelip te kustuktan sonra, orucunun
bozulmadığını bildiği halde iftar ederse, üzerine kefaret
icap eder. Bozulduğunu zannederek iftar etmiş olursa,
yalnız kaza gerekir..
-Kefaret yalnız Ramazan orucunun bozulmasında icap
eder, diğer oruçluların bozulmasında icab eder, diğer
oruçların bozulmasında gerekmez. Ramazan orucunun keffareti
60 gündür. Keffareti gerektiren birşey yapan kimse,
hem o günün orucunu kaza eder, hemde keffaret orucunu
peşpeşe tutar. Peşerpeşe olması şarttır. (1, 7)
|