Yakın bir geçmişe kadar doktorlar anne adaylarının
kilolarını belli sınırlar içinde tutmaya çalışmışlardır.
Gebeliğin seyrinde anne adaylarının kilo artışları sıkı
bir şekilde incelenmiş ve "aşırı" kilo alanlara
düşük kalori diyeti uygulanmıştır. Bu devrelerde gebelerin
tüm gebelik dönemleri boyunca 7-8 kilo almaları durumunda
daha kolay doğum yapacaklarına ve doğum sonrası kilolarını
daha kolay atacaklarına inanılmıştır. Bu görüş günümüzde
geçerliliğini yitirmiştir. Ön planda olan alınan kilonun
miktarı değil, bebeğin gelişimi, anne adayının tansiyonunun
normal sınırlarda seyretmesi ve idrarda albumin çıkışı
olmamasıdır.
preeklampsi
Sağlıklı bebek doğuran anneler geriye dönük incelendiğinde
bunlar arasında gebelik boyunca hiç (!) kilo almayanlara
rastlamak mümkün olduğu gibi, 30 kiloya kadar alanlara
da rastlamak mümkündür. Ancak bu uç sınırlar toplumun
ufak bir kesimini ilgilendirir ve anne adaylarının büyük
bir kısmı tüm gebelik boyunca ortalama 12.5 kilogram
alırlar.
Gebelikte alınan kilo bireysel özelliklere göre önemli
değişiklikler gösterebilir. Alacağınız kilo ön planda
gebelik öncesi ağırlığınız ile, daha sonra bebeğinizin
erişeceği ağırlık, plasentanın erişeceği boyutlar, ırksal
özellikler ve en son olarak gebelik esnasındaki beslenme
alışkanlıklarınızla yakından ilgilidir.
Kilonuzu ölçerken dikkat etmeniz gereken noktalar
Eğer gebelik dönemi boyunca kilo alışınızı kontrol
edecekseniz, ki aslında düzenli olarak kontrollere gidiyorsanız
buna gerek yok, bir tartı edinin.
Kilonuzu haftada bir, sabah kalktıktan hemen sonra
üzerinizde sabah kıyafetleriniz varken ölçüp kaydedin.
Ölçümleri hep sabahları ve hafif kıyafetlerle yapın.
Eğer kilonuzu yemekler sonrasında ve/veya akşam saatlerinde
ölçerseniz oldukça yanıltıcı sonuçlar alırsınız.
Sürekli olarak aynı tartıyı kullanın ve tartılmadan
önce ibrenin sıfırda olmasına dikkat edin.
Gebelik öncesi dönemdeki kilonuz ve boyunuz arasındaki
ilişki sizin normal kiloda mı yoksa aşırı kilolu ya
da düşük kilolu mu olduğunuz konusunda genel bir fikir
verebilir. Bunu anlamak için aşağıdaki formülü kullanabilirsiniz:
Vücut Kitle İndeksi=Gebelik öncesi ağırlık
/ boy²
-20-26 kg/m2 arası çıkan sonuç normal sınırlar
içinde değerlendirilir.
-sonucu 20'den düşük çıkanlar düşük kilolu, 26'dan
yüksek çıkanlar fazla kilolu kabul edilir.
|
Gebelik öncesi kilonuz düşükse, büyük olasılıkla normal
kiloda ya da kilolu anne adaylarından daha fazla ve daha
hızlı kilo alacaksınız.
Karnınızda büyüyen bebeğin ölçüleri de kilo almanızı
yakından etkiler. Ufak yapılı bebek doğuracak anneler
daha az kilo alırken yapılı bebek doğuracak anneler
daha fazla kilo alırlar.
Genel olarak söylemek gerekirse gebelik öncesi normal
kilodaysanız, gebelikte normal beslendiyseniz ve bebeğiniz
de ortalama ölçülerde gelişim gösterdiyse bu durumda
gebeliğinizin sonunda muhtemelen 10 kilogram ile 17.5
kilogram arası almış olacaksınız.
Gebeliğin erken dönemlerinde kilo alımı azdır ve bebek
hızlı büyümeye başladığı andan itibaren siz de daha
hızlı bir şekilde kilo almaya başlarsınız. Tipik olarak
birinci trimester sonunda (üç ay sonunda) anne adayı
bir ya da iki kilo alır ve bu dönemden sonra da gebeliğin
sonuna kadar her hafta 500 gram (ayda iki kilo) almaya
devam eder.
Bir antenatal vizitten diğerine yapılan ölçümlerde
kilonun aşırı artması ya da aniden düşmesi çeşitli hastalıkların
habercisi olabilir.
preeklampsi
gebelikte diabet
Bazı durumlarda ise bu sizin yiyecekleri aşırı kaçırdığınızın
ya da aşırı diyet yaptığınıza da işaret edebilir.
Gebelik boyunca yaklaşık 12.5 kilo aldınız ve 3400
gramlık bir bebek doğurdunuz. Diğer kilolar nerede kullanıldı?
Gebeliği boyunca 12.5 kilo almış ve 3400 gramlık
bir bebek doğurmuş bir anne adayında alınan bu kiloların
dağılımı
Bebek: 3400 gram
Plasenta: 600 gram
Uterus: 900 gram
Amnios sıvısı 0.8 litre (800 gram)
Meme dokusu gelişimi: 400 gram
Kan hacmi artışı: 1450 ml. (1450 gram)
Dokulararası sıvı artışı: 1450 ml. (1450 gram)
Artan yağ depoları: 3500 gram
|
Bu alınan kiloların doğumdan hemen sonra büyük kısmı gider.
Normal sınırlar içinde kilo almış ve normal ölçülerde
bebek doğurmuş bir anne doğum sonrası taburcu olurken
gebelik öncesi ağırlığının ortalama 4.5 kg fazlasıyla
taburcu olur.
Gebelik esnasında ne kadar fazla kilo alınırsa gebelik
sonrası o kadar fazla kaybedilir. Doğum sayısı arttıkça
gebelik sonrası kalan kilo artar.
Emzirmenin kilo vermeyi kolaylaştırdığı düşünülmektedir,
ancak pratikte bunun geçerliliği gözlenmemektedir. Emzirme
her ne kadar günlük harcanan kalori miktarını artırsa
da emziren anne bunu bir kilo verme fırsatı olarak görmek
yerine beslenmesini artan ihtiyaçlara göre yeniden ayarlamalıdır.
Gebelik esnasında depolanan yaklaşık 3500 gram yağın
vücuttan atılması haftalar ya da aylar sürebilir.
Bazı anne adayları gebelikte oluşan bu ekstra yağ depolarını
en aza indirmek için gebelik dönemince yağsız ve kalorisi
düşük bir diyet uygulamaktadırlar. Ancak bu uygulamanın
sonuç vermesi imkansızdır, zira yağ depoları bebek ve
plasenta gelişiminden arta kalan enerjinin depolanması
şeklinde oluşmazlar. Tüm gebelik boyunca yukarıda bahsedilen
komponentlerden her biri orantılı bir şekilde artmaya
devam eder. Bu yüzden günlük alınması gereken kalori
miktarını yanlızca plasenta ve bebeğin gelişmesine yetecek
şekilde ayarlamak imkansızdır. Böyle bir uygulama sizi
ve bebeğinizi gerekli besin maddelerinden yoksun bırakır.
Çoğu anne doğumdan sonra gebelik esnasında oluşan fazla
kilolarını dengeli ve tutarlı bir beslenme rejimi uygulayarak
ve egzersiz yaparak verebilir.
Gebelik dönemi kilo vermek için hiç uygun bir dönem
değildir. Aksine beslenme alışkanlıklarının tekrar gözden
geçirilmesinin gerektiği hassas bir dönemdir.
|